Yenişehir Wiki
Advertisement



فَلَمَّا أَتَاهَا نُودِي يَا مُوسَى

Fe lemmâ etâhâ nûdiye yâ mûsâ.


1. fe lemmâ : böylece, olduğu zaman
2. etâ-hâ : oraya geldi
3. nûdiye : nida olundu
4. yâ mûsâ : ey Musa


Diyanet İşleri : Ateşin yanına varınca, ona şöyle seslenildi: “Ey Mûsâ!”
Abdulbaki Gölpınarlı : Ateşe doğru gidince ona seslenildi: Ey Mûsâ.
Adem Uğur : Oraya vardığında kendisine (tarafımızdan): Ey Musa! diye seslenildi:
Ahmed Hulusi : Ona (ateşe) yaklaştığında: "Yâ Musa" diye sesleniş algıladı.
Ahmet Tekin : Ateşin yanına vardığı zaman:

'Ey Mûsâ!' diye seslenildi.

Ahmet Varol : Onun yanına gelince: 'Ey Musa!' diye seslenildi.
Ali Bulaç : Nitekim ona gidince, kendisine seslenildi: "Ey Musa."
Ali Fikri Yavuz : Ateşe vardığı zaman, şöyle çağrıldı: “Ey Musa!
Bekir Sadak : Musa atesin yanina gelince: «Ey Musa!» diye seslenildi:
Celal Yıldırım : (11-12) Musâ ateşe varınca, «Ey Musâ !» diye seslenildi: «Şüphesiz ki ben senin Rabbinim; ayakkaplarını çıkar, çünkü sen gerçekten kutsal vadi Tûr'da bulunuyorsun.
Diyanet İşleri (eski) : Musa ateşin yanına gelince: 'Ey Musa!' diye seslenildi:
Diyanet Vakfi : Oraya vardığında kendisine (tarafımızdan): Ey Musa! diye seslenildi:
Edip Yüksel : Oraya varınca, 'Ey Musa!,' diye seslenildi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Vaktâki ona vardı kendine şöyle nidâ olundu
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ona vardığı zaman, kendisine şöyle seslenildi: «Ey Musa!
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ateşe vardığı zaman şöyle çağrıldı: «Ey Musa!
Fizilal-il Kuran : Ateşin yanına gelince kendisine şöyle seslenildi; «Ey Musa!»
Gültekin Onan : Nitekim ona gidince, kendisine seslenildi: "Ey Musa."
Hasan Basri Çantay : İşte (Musa) ona gidince kendisine (şöyle) nida olundu: «Ey Musa».
Hayrat Neşriyat : Nihâyet ona gelince kendisine: 'Ey Mûsâ!' diye seslenildi.
İbni Kesir : Ateşin yanına gelince; kendisine: Ey Musa, diye seslenildi.
Muhammed Esed : Fakat ateşe yaklaşınca bir ses ona "Ey Musa!" diye seslendi,
Ömer Nasuhi Bilmen : Vaktâ ki, ateşin yanına geldi. «Ya Mûsa!» diye nidâ olundu.
Ömer Öngüt : Oraya vardığında: “Ey Musa!” diye nidâ edildi.
Şaban Piriş : Ateşin yanına geldiği zaman: -Ey Musa! diye seslenildi.
Suat Yıldırım : Ateşin yanına varınca birden: "Mûsâ!" diye nida edildi.
Süleyman Ateş : (Mûsâ), o(ateşin yanı)na gelince kendisine "Ey Mûsâ!" diye seslenildi.
Tefhim-ul Kuran : Nitekim ona gidince, kendisine seslenildi: «Ey Musa.»
Ümit Şimşek : Ateşin yanına geldiğinde, 'Ey Musa!' diye seslenildi.
Yaşar Nuri Öztürk : Onun yanına geldiğinde kendisine "Mûsa!" diye seslenildi.
Advertisement