[]
وَأَبْصِرْهُمْ فَسَوْفَ يُبْصِرُونَ
Ve ebsirhum fe sevfe yubsirûn(yubsirûne).
1. | ve ebsir-hum | : ve onlara bak, gözle |
2. | fe | : bundan sonra, artık |
3. | sevfe | : yakında |
4. | yubsirûne | : görecekler |
Diyanet İşleri | : | Gözetle onları, yakında onlar da görecekler. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Hele bir bak, bir gözle onları, onlar da sonuçları neymiş, yakında görecekler. |
Adem Uğur | : | Onların halini gör, onlar da görecekler. |
Ahmed Hulusi | : | Onları seyret. . . Yakında görecekler! |
Ahmet Tekin | : | Onların, inkâr edenlerin âkıbetlerinin nasıl olacağına, dünyada uğrayacakları felâketlere iyi bak. Yakında kendileri de görecekler. Akılları başlarına gelecek. |
Ahmet Varol | : | (Başlarına geleceği) gözetle. Nitekim onlar da yakında göreceklerdir. |
Ali Bulaç | : | Ve onları seyret; (azabı) yakında göreceklerdir. |
Ali Fikri Yavuz | : | Gözetle onları, yakında (kendilerine ne yapılacağını) görecekler. |
Bekir Sadak | : | Onlara inecek azabi gozetle, onlar da goreceklerdir. |
Celal Yıldırım | : | Onların sonunun ne olacağını gör, onlar da göreceklerdir. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Onlara inecek azabı gözetle, onlar da göreceklerdir. |
Diyanet Vakfi | : | Onların halini gör, onlar da görecekler. |
Edip Yüksel | : | Onları seyret; onlar da görecekler. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Gör onları: yakında görecekler |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Gör onları(n akibeti ne olacak! Onlar da) yakında göreceklerdir. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Onlara (inecek azabı) gözetle! Yakında onlar da göreceklerdir. |
Fizilal-il Kuran | : | Onlara inecek azabı gözetle, onlar da göreceklerdir. |
Gültekin Onan | : | Ve onları seyret; (azabı) yakında göreceklerdir. |
Hasan Basri Çantay | : | Gözetle onları. Kendileri de (başlarına geleceği) yakında göreceklerdir. |
Hayrat Neşriyat | : | Ve onları(n başlarına gelecek olanı) gör; nihâyet ileride (onlar da) görecekler! |
İbni Kesir | : | Gözetleyiver onları, ilerde göreceklerdir. |
Muhammed Esed | : | ve onları(n kim olduklarını) gör; onlar (da) zaman içinde (şimdi görmediklerini) göreceklerdir. |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | (174-176) Artık sen, onlardan (O muhaliflerden) bir zamana kadar yüz çevir. Ve onlara bak! Elbette ki, yakında göreceklerdir. Ya Bizim azabımızı mı alelacele istiyorlar? |
Ömer Öngüt | : | Onlara (inecek azabı) gözetle, onlar da görecekler. |
Şaban Piriş | : | Onları gözle, onlar da gözleyecekler. |
Suat Yıldırım | : | Onları gözetle! Zaten kendileri de başlarına geleceği yakında göreceklerdir. |
Süleyman Ateş | : | Onları gözetle. Yakında (başlarına neler geleceğini) göreceklerdir. |
Tefhim-ul Kuran | : | Ve onları seyret; onlar da (azabı) yakında göreceklerdir. |
Ümit Şimşek | : | Ve onları gözetleyedur. Onlar da yakında görecekler. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Gözün, üstlerinde olsun; yakında görecekler. |