إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَهُمْ أَجْرٌ غَيْرُ مَمْنُونٍ
İnnellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti lehum ecrun gayru memnûn(memnûnin).
1. | inne | : muhakkak |
2. | ellezîne | : onlar |
3. | âmenû | : âmenû oldular (hayattayken Allah'a ulaşmayı dilediler) |
4. | ve | : ve |
5. | amilû es sâlihâti | : salih amel işlediler, nefs tezkiyesi yaptılar |
6. | lehum | : onlar için |
7. | ecrun | : ecir, mükâfat |
8. | gayru memnûnin | : kesintisiz (kesinti olmaksızın) |
Diyanet İşleri | : | Şüphesiz iman edip salih ameller işleyenler için ise kesintisiz bir mükâfat vardır. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | İnanan ve iyi işlerde bulunanlarsa: Onlarındır minnetsiz mükâfat. |
Adem Uğur | : | Şüphesiz iman edip iyi iş yapanlar için tükenmeyen bir mükâfat vardır. |
Ahmed Hulusi | : | İman edip imanın gereğini uygulayanlara gelince, onlar için arkası kesilmeyen bir bedel vardır. |
Ahmet Tekin | : | İman edip, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlere, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlara, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlara, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlere bitmez tükenmez mükâfatlar vardır. |
Ahmet Varol | : | İman edip salih ameller işleyenler için kesintisiz bir ecir vardır. |
Ali Bulaç | : | Şüphesiz, iman edip salih amellerde bulunanlar; onlar için kesintisiz bir ecir vardır. |
Ali Fikri Yavuz | : | Muhakkak ki iman edip de salih ameller işliyenler için kesilmiyen bir mükâfat var. |
Bekir Sadak | : | Dogrusu inanip yararli is isleyenlere, onlara kesintisiz bir ecir vardir. * |
Celal Yıldırım | : | Onlar ki, imân edip iyi-yararlı amellerde bulundular, onlar için başa kakılmaz, arkası kesilmez mükâfat vardır. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Doğrusu inanıp yararlı iş işleyenlere, onlara kesintisiz bir ecir vardır. |
Diyanet Vakfi | : | Şüphesiz iman edip iyi iş yapanlar için tükenmeyen bir mükâfat vardır. |
Edip Yüksel | : | İnanıp erdemli davrananlar için sürekli bir ödül vardır. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Şübhesiz iyman edip iyi iyi işler yapanlar onlar için minnetsiz bir ecir var |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Şüphesiz, iman edip iyi iyi işler yapanlar için minnetsiz bir mükafat vardır.» |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Şüphesiz ki, iman edip, salih amel işleyenler için de bitmez tükenmez bir mükafat vardır. |
Fizilal-il Kuran | : | İnanıp iyi işler yapanlara gelince; onlar için kesintisiz mükafat vardır. |
Gültekin Onan | : | Şüphesiz, inanıp salih amellerde bulunanlar, onlar için kesintisiz bir ecir vardır. |
Hasan Basri Çantay | : | Hakıykat, îman edib de iyi iyi amel (ve hareket) lerde bulunanlar (yok mu?) Onlar için başa kakılmayan (yahud: tükenmeyen) mükâfat vardır. |
Hayrat Neşriyat | : | Îmân edip sâlih ameller işleyenlere gelince, onlar için (arkası) kesilmez (ve minnetsiz)bir mükâfât vardır. |
İbni Kesir | : | Muhakkak ki iman edip salih amel işleyenlere; işte onlara, kesintisiz bir mükafat vardır. |
Muhammed Esed | : | (Ama,) imana erip doğru ve yararlı işler yapanlar kesintisiz bir mükafat kazanacaklardır! |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | «Şüphe yok o kimseler ki, imân etmişlerdir ve sâlih sâlih amellerde bulunmuşlardır, onlar için minnetsiz bir mükâfaat vardır.» |
Ömer Öngüt | : | İman edip sâlih ameller işleyenler için tükenmeyen bir mükâfat vardır. |
Şaban Piriş | : | İman edenler ve doğruları yapanlar, işte onlar için de kesintisiz bir mükafat vardır. |
Suat Yıldırım | : | İman edip makbul ve güzel işler işleyenlere ise, kesintiye uğramayan bir mükâfat vardır." |
Süleyman Ateş | : | İnanıp iyi işler yapanlara gelince; onlar için kesintisiz bir mükâfât vardır. |
Tefhim-ul Kuran | : | Gerçek şu ki, iman edip salih amellerde bulunanlar ise; onlar için kesintisi olmayan bir ecir vardır. |
Ümit Şimşek | : | İman edip güzel işler yapanlar için ise, ardı arkası kesilmeyecek bir ödül vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlara gelince, onlar için minnet altına sokmayan bir ödül vardır. |