Sana derim sana, ey Acem Şahı! Üstüne mağribden asker geliyor. Tahtını yıkıp da mülkün almaya, Sultan Murat kalkmış kendi geliyor. Otuz bindir "Hani meydan ...
مُلُوكُ العَجَمِAcem krallarıمَلِكُ العَجَمِAcem kralıيقطع من الطرفين كسيف العجمAcem kılıcı gibi iki taraftan keserبنت العجمAcem kızıإيرانبلاد العجم acem memleketi
أَحَامِرَة acem taifelerinden bir taife sınıf
عَجَمٌ و عَرَبٌ Acem ve Araplar
شَاهُ العَجَمِ Acem şahı
ملك العجم Acem şahı
عَجَمٌ ( ج ) أَعَاجِمُ Acem Arap olmayan Arapça konuşmayanlar İranlılar yabancı
مَقَام عَجَم عَشِيران acemaşiran makamı
لِسَانٌ أَعْجِمِيٌّ Acemce , Acem dili
أَقْرَفَ الرَّجُلُ adam anababalarından biri Arap diğeri Acem oldu
بُخْتٌ : بُخْتِيٌّ ( م ) بُخْتِيَّةٌ ( ج ) بَخَاتِيّ و بَخَاتِيَ وبخَاتٍ : anası Arap babası acem olan deve , buğur deve , iki hörgüçlü Horasan deve , buğur devesi , tülü deve
genel أَعْجَمِيٌّ Arap olmayan , arapçayı iyi konuşmayan , İranlı , acem , acemi , yabancı , dilsiz
صحراويّة açelya ( it , bot )
عِراَقَان ( العِرَاقَان ) Basra ile Küfe , Irak - ı Acem ile Irak - ı Arap
أَكَاسِرَةُ Kisralar , eski Acem padişahları
أَبْهَمُ ( ج ) بُهْمٌ و بُهُمٌ : ( م ) بَهْمَاءُ ، أَبْكَمُ ، أصمت ، أعجم nutuk ve kelama muktedir olmayan , dilsiz , pek suskun , dili tutulmuş olan , dili bağlı olan , acem , Arap olmayan kişi , ebkem , yabancı , ecnebi , Arapça bilmez , boş olmayıp ses vermeyen , som
genel فَارِسِيٌّ ( ج ) فُرْسٌ Pers , İranlı , Fars , Acem , Farisi , Farsça
genel أَعْجَمُ sesziz gürültüsüz dalga , ölü , kum , dilsiz , noktalı , Arap evladından olmayan kimse , Acem
genel مَهْلٌ süre , mühlet , mehil , kolaylık , yavaşlık , ağırlık , acelesizlik , tenni
genel عَجَلَةً Aceleten - acele ile , ivedilikle , aceleten
genel مُتَسَرِّعٌ aceleci , süratli , tez , telaşlı , aceleye gelen , çalak
genel حَسَّانُ عَجَمَ - Hassan-ı acem - Acem Hassanı
genel مُلُوكُ العَجَمِ -Mülük-ü acem - Acem kralları
genel مَلِكُ العَجَمِ - Melik-ül acem - Acem kralı , şahı
genel يقطع من الطرفين كسيف العجم Yaktau min tarafeyni seyful acem - acem kılıcı gibi iki taraftan keser
genel بنت العجم Bint-i acem - Acem kızı
genel إيران ، بلاد العجم - Bilad-ı acem - acem memleketi
genel أَحَامِرَة acem taifelerinden bir taife , sınıf
genel عَجَمٌ و عَرَبٌ Acemun ve Arabun] - Acem ve Araplar
genel شَاهُ العَجَمِ Şah-ı Acem - Acem şahı
genel ملك العجم Acem şahı
genel عَجَمٌ ( ج ) أَعَاجِمُ Acem -(c. Eacim)Acem , Arap olmayan , Arapça konuşmayanlar , İranlılar , yabancı
genel مَقَام عَجَم عَشِيران Makam-ı acem şiran - acemaşiran makamı
genel لِسَانٌ أَعْجِمِيٌّ Lisan-ül acemiyyun - Lisan-ı acem - Acemce , Acem dili
genel أَقْرَفَ الرَّجُلُ adam ana-babalarından biri Arap diğeri Acem oldu
genel بُخْتٌ : بُخْتِيٌّ ( م ) بُخْتِيَّةٌ ( ج ) بَخَاتِيّ و بَخَاتِيَ وبخَاتٍ : anası Arap babası acem olan deve , buğur deve , iki hörgüçlü Horasan deve , buğur devesi , tülü deve
genel أَعْجَمِيٌّ Arap olmayan , arapçayı iyi konuşmayan , İranlı , acem , acemi , yabancı , dilsiz
genel صحراويّة açelya ( it , bot )
genel عِراَقَان ( العِرَاقَان ) Basra ile Küfe , Irak - ı Acem ile Irak - ı Arap
genel أَكَاسِرَةُ Kisralar , eski Acem padişahları
genel أَبْهَمُ ( ج ) بُهْمٌ و بُهُمٌ : ( م ) بَهْمَاءُ ، أَبْكَمُ ، أصمت ، أعجم nutuk ve kelama muktedir olmayan , dilsiz , pek suskun , dili tutulmuş olan , dili bağlı olan , acem , Arap olmayan kişi , ebkem , yabancı , ecnebi , Arapça bilmez , boş olmayıp ses vermeyen , som
genel فَارِسِيٌّ ( ج ) فُرْسٌ Pers , İranlı , Fars , Acem , Farisi , Farsça
genel أَعْجَمُ sesziz gürültüsüz dalga , ölü , kum , dilsiz , noktalı , Arap evladından olmayan kimse , Acem
genel مَهْلٌ süre , mühlet , mehil , kolaylık , yavaşlık , ağırlık , acelesizlik , tenni