Darb: Beyan etmek.
(İşte Allah böyle misaller verir.)
(C.: Dürub) Kapı, bâb.
Büyük, geniş sokak.
Dâr-ı İslâmla dâr-ı harp arasında olan sınır ve hudut.
Darb (C.: Durub-Edrub) Vurmak, vuruş, çarpmak.
Seyretmek.
Nev, cins.
Benzer, nazir.
Eti hafif olan.