|
←EÇS/11/199 | Evliya Çelebi Seyahatnamesi 11.Cilt Evliya Çelebi |
EÇS/11/201→ |
mamış sarı, yeşil, kibriti renkli üç su çıkar. Heman kumkumayı kıran adamı taun tutar, biri sinekten ölür. O günden-beri çarşı ve pazarda taun olur ve karasinek de çok görünüyor oldu derler.
Bu Gözlöve şehrinin kalesi yalınkattır. Kırk arşın yüksekliği, dört arşın enliliği vardır. Ahmed ağa dizdarıdır. Üç-yüz askeri vardır. Maaşlarını gümrük emininden alırlar. Şeyhülislâmı, nakîbüleşrâfı, yüzelli akça pâyesiyle mahsullü kazadır. Yüzoh adet köyleri vardır.
Bu şehri de seyredip eminden ikiyüz kuruş ve bir kat elbise alarak, deniz kıyısında 4 saat doğuya gittik. Oradan tuzlayı ki büyük bir göldür geçip, Mustafa atalık köyünü de geçtik ve 3 saat daha giderek, Elmalı köyüne geldik. Bağ ve bahçe İçinde bir köydür. Alma nehri bu köyden geçer ve Karadenize dökülür. Nurüddin Sultan sarayında bir gece misafir kaldık. Bu elma bağında Nurüddin Sultanın yaptığı saray için hiç düşünmeden şu tarihi söyledim:
Evliya bu kâha târihin dedi ,
Mübarek ola kasrın pâdişâhım
Sonra buradan doğuya gidip; Kaçı nehri kenarında: Kaçı köyüne geldik. Bahçeli, iki camili, bir hamamlı, bir misâfirhâneli köydür. Burada Hızır Şah efendi tekkesinde misafir olduk. Bu azizin bu vilâyette kırkbin müridi vardır. Hakîr bu Hızır Şah efendi için şu beyitleri söyledim:
Cihanda Hazret-i Hızr'a irem dirsen sarih âşık
Tarîk-ı Hızır efendi Pîşvâdır Efer'a ey sadık
Bu Hızır Şah efendi, bir ulu sultandır. Babası Mehmed, dedesi Hüseyin efendi tekke kenarında yatarlar. Bu tekke önünden Kaçı nehri geçer. Bu nehir Kırım'ın kıble tarafındaki Tatili taraflarındaki Çadır dağlarından gelip birçok köy ve kasabaları suladıktan sonra Karadenize dökülür.
Sonra vedalaşıp Kaçı nehfl üzerindeki Sefer Gazi ağanın taş köprüsünden geçtim. Sonra bir saatte kıbleye gidip