|
|
| ←Portal:EÇS/6/148 | Evliya Çelebi Seyahatnamesi 11.Cilt  Evliya Çelebi |
EÇS/6/150→ |
rihci Makdisî'ye göre, bu kalenin mâmur olmasına sebep bizzat Hazret-i Yunus Aleyhisselamdır. Çünkü Yunus nebi kışın Musul yakınındaki Beled el Hatib denilen şehirde otururdu. Yaz günlerinde yaylaya çıkıp, bu Mardin dağında zin-deleşir ve ibadet ederdi. Hâlâ Mardin dağında bir büyük mağaraya (Yunus nebî savmaası) derler. O asırda bu dağa Şahika dağı derlerdi. Bu mağaralarda bir ejderha peyda olup Hazret-i Yunus'a îman etmeyenlerden nice bin kimseyi yemişti. Sonra nice inkarcılar, Hazret-i Yunus'tan mucize isteyip, (Bu dağdaki ejderi katledersen sana îman ederiz) dediler. Hemen Hazret-i Yunus peygamberlik kuvvetiyle o ejdere bir taş vurup öldürdü. Üçbin inkarcı, İslâm ile şereflenip, o dağda oturan Hazret-i Yunus'a komşu oldular ve günden güne zengin ve bay oldular.
İşte bu dağda ejder hasıl olduğu için bu dağa (Gûh-i mar) yâni (Yılan dağı) ve kasabasına da (Mardin) dediler. Bu kale nice hükümdardan hükümdara geçip, nihayet bir zaman Dârâya taht merkezi oldu. Dârâ, buranın avından hoşlanıp, Temmuzda burada, kışın Nusaybin yakınında (Dârâ) adlı şehirde kalırdı. Sonra Yunanlı İskender, Dârâ'yı (1) mağlûp edip, bütün Azerbaycan'ı, İran ve Turan'a malik olarak, bu Mardin kalesinde de büyük binalar yaptı. Çünkü Haz ret-i Yahya asrında Mardin'de Buhtunnasır'ın ,bir tapmağı vardı.
Buhtunnasır, Yahya'nın kanını istemek için bu Mardin-den çıkarak Haleb, Şam, Beytülmukaddes, Saf ed, Taberistan, Askalan, Hâşan, ve Mısır'ı umumiyetle harab edip yine Mardin kalesine gelmişti. Onun için hıristiyanlar, bu Mardin'e fazlasıyla riayet ederler. Sonra 795 senesinde Timur burayı üç sene muhasara etmiş ise de nihayet üzüntülü ve huzursuz olarak Rum diyarına gitmişti.
(1) Evliyâ'nm bahsettiği bu Dâra'( üçüncü Dara' olup (Dara' Ko-domanos) denilen İran hükümdarı olacak..