Yenişehir Wiki
Register
Advertisement
Disambig Bakınız: Edirne (il), Edirne (Merkez ilçe), Edirne (şiir) , Edirne/1, Edirne/2 , Edirne/3 , Edirne/4 , Edirne/Osmanlıca , Edirne/Açıklama , Edirne/Arapça , Edirne/Farsça , Edirne/Azerice , Edirne/


Şiir Metni
Güncel Türkçesi
İngilizce tercümesi
Edirne kal'asıdır gördüğün hisâr-ı mehîb
Şu zirvesinde biten simsiyah ağaç da salîb

Edirne Kalesidir gördüğün büyük hisar
Şu zirvesinde biten simsiyah ağaç

Castle is a large fort, you see Edirne
The black bit on top of that tree

Murâd-ı evveli koynunda gezdiren tepeler
Nasıl rükû ediyor Ferdinand'a bak bu sefer

Sultan Muradı koynunda gezdiren şu tepeler
Nasıl rükû ediyor Ferdinand'a bak bu sefer

Sultan Murat who view that in the bosom of the hills
Ferdinand is how to bow at this time

Bizim midir sanıyorsun şu yükselen bayrak
Çeken Savof, Lala Şahin değil kuzum, iyi bak

Şu yükselen bayrak bizim midir? sanıyorsun, bayrağı çeken Savof,

Lala Şahin değil iyi bak.

Is it rising on our flag? You think, attract Savof flag, Lala Şahin not look good.
Edirne! İşte o İslamın ahenin suru
Edirne! İşte o şarkın cebin-i mağruru
Edirne! İşte İslam duvarındaki uyum
Edirne! İşte o şarkının gururlu yüzü
Edirne! Here is the wall of the Islamic harmony Edirne! Here is the proud face of that song


Edirne şiiri çok eksik safahattan alınıp buraya eklenecek...

Wikipedia-logo-tr
Vikipedi'den Edirne - Mehmet Akif Ersoy ile ilgili bir şeyler var

Orijinal Metin



Edirne kal'asıdır gördüğün hisâr-ı mehîb
Şu zirvesinde biten simsiyah ağaç da salîb
Murâd-ı evveli koynunda gezdiren tepeler
Nasıl rükû ediyor Ferdinand'a bak bu sefer
Bizim midir sanıyorsun şu yükselen bayrak
Çeken Savof, Lala Şahin değil kuzum, iyi bak
Edirne! İşte o İslamın ahenin suru
Edirne! İşte o şarkın cebin-i mağruru
İkinci aşr-ı teâlisi Al-i Osman'ın
Birinci mevki-i feyyâzı belki dünyanın
Edirne! İşte o Dar-ül Hilafenin kilidi
Sefil ayakları altında Bulgar'ın şimdi
Muzaffer ordusu hakkıyla(!) intikam alıyor
Çoluk, çocuk, kadın, erkek, ne bulsa parçalıyor
Bu katl-i âma da râzıyım ihtiram olsa
Harîm-i dîni de geçtik, harîm-i nâmûsa
Şu dört minareli cami' ki yoktu hiçbir eşi
Ki parlıyordu hilâlinde san'atın güneşi
Salîbi sîneye çekmiş de bekliyor. Nevmid
Ezan sedası değil duyduğun tanîn-i medid!
O şanlı ma'bedi sultan selim-i mağfurun
Ki ihtişamına benzerdi subh-i mahmurun
Nasıl gurub edivermiş ki: bir ziya bir nûr
O kanlı bezlerin altında olmuyor manzûr
Ne sinesinde Hudâ var, ne hatırında Nebî
Zalâm-ı küfre gömülmüş boyunca lâşe gibi
Birer mezar müebbet kesilmiş evlere bak:
Beş ayda kırk bini sönmüşki yanmıyor tek ocak!
Sokak sokak dolaşan sayha: Vâpesin feryâd;
Derin derin duyulan ses: Ênin-i istimdâd.
Dışarda kendisi mahkum, içerde nâmûsu...
Esiri öldürüyor, bak ki, zulmün en koyusu.


Meriç....
Nedir...


Şiir çok eksik... devamı Safahat'tan alınıp eklenecek...


Kosova Savaşı ve Murad-ı Hüdavendigâr'ın Şehadeti[]

Daha şehzade iken Rumeli'de birçok akın ve sefere katılarak, bu topraklan yakından tanıyan I. Murad , babası Orhan Gazi'den sonra tahta geçince (1362), yapacağı fütuhat için harekat merkezini Bursa'dan Edirne 'ye nakletti. O sıralarda Akıncılar kuzeyde Tuna , batıda Dalmaçya kıyılarına kadar tüm Balkanlarda faaliyet halindedir. Sultan Murad'ın Balkanlardaki başarıları ve geniş mikyastaki muvaffakiyeti, Avrupa'da hayret ve korku uyandırmıştı. Türkler bu ilk hareketlerinde Batı Avrupa milletleriyle bir hadise çıkarmamağa dikkat etmişler ve bu suretle onların Balkan devletleriyle beraber kendi aleyhlerinde hareket etmeleri ihtimalini önlemişlerdir. Bundan dolayı Batılı tarihçilerin de söyledikleri gibi, Osmanlı fetih plânları pek hesaplı ve muvaffakiyetli olarak tatbik edilmektedir. (1)

Osmanlılar kafi suretle Balkanlarda yerleşme siyaseti takip ettiklerinden Sultan Murad, çok mühim miktarda Türk göçmenini, Anadolu'dan Rumeli'ye nakletti. Türk fütuhat plânı ve istikametinin belli olması, Papa'yı harekete geçirdi. Papanın teşvikiyle Macar, Arnavut, Çek, Leh (Polonyalı), Sırp, Bosna kuvvetleri, Balkanlarda Osmanlı varlığına karşı harekete geçtiler. Düşman ordusuna Sup kralı Lazar komuta ediyordu. Müttefikler 100.000, Türkler 60.000 askerle harbe girmişİerdi. Harp meydanı olan "Kosova Sahrası " Mitroviçe ile Üsküp arasında ve Priştine 'nin batısındadır. I. Murad burada şehid olduğu için sonradan bu ovaya "Meşhed'i Hüdavendigâr " denilmiştir. (2)

Osmanlı öncü kuvvetlerinin başında, Balkanları karış karış tanıyan akına komutanlarından Evrenos Bey olup, ileri harekatın da düşman askerini görmüş ve Hünkara haber vermişti. Hünkar ise "hemen tanışmak gerek" dedi. Evrenuz Bey eytdi "Sultanım... Şimdi gün kızgun-dur ve "leşker yorgundur ve adüv azgundur. Bugün ârâm idelim (dinlenelim.) İrte gün Allah'a tevekkül idüp, tekbir getürüp can ve başoynadırız"dedi.(3)

Bundan sonra Hünkar , oğlu Bayezid le düşmanı kontrol için bir tepeye çıktı. "Gördüler ki ruy-ı zemin güya bir demir deryası olmuş." (4) Sultan Murad : "Bu melun ne çok leşker cerri-eylemiş. Biz ki bu vehide leşker cem'itdük, hiç bunun fevkinde leşker cem' olunmaz sanurdum,(5) diye hayretini izhar etti. Murad, düşman çokluğundan kendi için değil, teb'asına, halkına bir zarar gelir endişesiyle hüzünlüydü.(6) ' Sonra ellerini açtı: “İlahi. Nur-ı Muhammed hürmeti içün bu müminlere sen inayet kıl. Beni müminlerin helakine sebep kılma." dedi.

Toplanan harp meclisinde, takip edilecek plan belirlendikten sonra Murad, komutanlarına şöyle hitap etti: "Tûl-ı ömrümde bunca gazalar itdüm. Gayem bu gazada şehid olup, iyü adla âlemden göçem. Ve her dirliğin ahiri ölmek olduktan sonra ne teşviş çekmek gerek.."

Gece karanlığı basıp, askerler yattıktan sonra İki rekat namaz kılıp, yüzünü toprak üzerine koyup" ol karanlık gicenün içinde naliş ve tazarru idüp eytdi; ilahi..Mülk ve kul senündür. Sen kime istersen virirsin. Ben dahi naçiz bir kulunam. Mülk ve mal benim maksudum değildir. Buraya kul karavaş içün gelmedüm. Heman halis ve muhlis senün rızanı isterem Yarab..Beni bu müslümanlara kurban eyle. Tek bu müminleri küffar elinde mağlub idüp helak eyleme. .Bunları mansur ve muzaffer eyle. Asakir-i İslam içün teslim-i ruha razıyım. Tek bu müminlerin ölümin bana gösterme. Evvel beni gazi kıldun, ahir şehadet nasip et" dedi.(7)

Onun bu isteği ile ilgili olarak Namık Kemal şöyle der: "Murad Gazi, şehid olmak istedi. Fakat aciz insanlar gibi, dünyanın elemlerinden kurtulmak, ahiretin emellerine nail olmak için istemedi. Milletinin şanını, ikbalini ve arşı alaya haysiyet ve şerefi ile yükselmek istedi. Büyük kalp ve ruhların bir hali ve bir zamanı vardır ki her türlü ilgilerinden sıyrılıp yüksek temayülleri ile tenha kalınca, yüksele yüksele, gerçekten Allah'a yaklaşır. İşte, insan vicdanının gaybın inayetlerine mazhar olduğu zamanlar, bu zamanlardır.

Anlaşılan Sultan Murad da o gece öyle bir İncizap devrinde, öyle bir istiğrak zamanında idi.(8)

Başkomutan olan Sultan Murad, mutad üzere ordu merkezinde yer almıştı.

Ordunun içinde "cesetteki ruh" gibi duran hünkârın önünde yeniçeriler ve onların önünde toplar vardı.(9)

Düşman kuvvetinin çok faz¬la olması bir ara hükümdarı tereddüde düşürmüştü. Vezir-i azam Ali Paşa : "Muharebe de çokluğa bakılmaz, yardım ve zafer ancak Allah'ın tevfiki iledir. Ve Allah sabredenlerle beraberdir. Hünkarım, Allah'a şükürler olsun ki, ömrümüz boyunca mansur ve muzaffer ola-geldik. Yine zaferin bizim olması ümit olunur. (9) dedi.

20 Haziran 1389 günü, düşmanın atmış olduğu topla başlayan savaş, Türk ordusunun kahramanlığı ve harp plânının mükemmel suretle düzenlenmiş ve tatbik edilmiş olması sayesinde, üstün kuvvetlere sahip olan düşman bozulmuş ve süratle çekilmeğe başlamışlardı.

Kosova Muharebesi sekiz saat sürmüştür. Sultan Murad, bir şükrane olarak harp sahasını gezerken "ehl-i Islâmın mansur olduklarına mesrur olup, secdei şükür eyledi. Cenkten evvel dergâh-ı Hak'dan şehadet reca eylemişler idi. Bu vaki olmayınca mahzun oldular. (10) Sahrayı gezerken hep bunu düşünüyordu. (11)Bu esnada Miloş Obiliç adında yaralı bir Sırp asilzadesi, Sultan Murad'a birşey söylemek ister gibi yaklaşmış ve Gazi Hünkan hançerlemistir.

Muharebe henüz bitmediğinden ağır yaralı olmasına rağmen savaşın sonuna ve kafi zafere kadar emir ve kumandayı elinden bırakmadı. Az sonra vefat eden Hünkarın iç organları, vefat ettiği yere gömülmüş ve üzerine türbe yapılarak zamanımıza kadar "Meşhed-i Hüdavendigar " adıyla devam etmiştir. (12) 30 yıllık hükümdarlık devresi, durup dinlenmeden hep savaş, meydanlarında geçtikten sonra yine bu maksatla çok uzaklardaki bir meydan savaşında muzaffer olduktan sonra şehid edilen tam manâsıyla memleketi uğrunda ve ordusunun başında canını feda etmiş bulunan Murad Hûdavendigar'ın bu akıbeti dost, düşman herkeste derin akisler bırakmıştır.

Onun hakkında tarihçiler şöyle demektedirler: Mehmet NEŞRİ: "Ömrünü hasbeten lillah gazaya sarf etmişti. Ve nesl-i Osmanda bu ittüği gazayı hiç bir padişah itmedi"(14)

Joseph Von HAMMER: 1. Murad, Osmanlı tarihinde cihaddan yorulmaz bir muharip ve adil bir padişah olarak anılır.."

l.Hakkı UZUNÇARŞILI: "30 sene süren hükümdarlığı zamanında zaferden zafere koşmuş ve hepsinde muvaffak olmuş, mağlubiyet yüzü görmemiştir."

A.Cevdet PAŞA: "Halkı çok seven, adil bir padişahtı..."

DANİŞMEND: "63 yaşında şehid olan Murad-ı Hüdavendigar'a babası Orhan Gazi, Rumeli yakasında küçük bir köprübaşı bırakmış, o da bu ufak mirasa istinaden Balkan yarımadasının en büyük kısmına hakim olmuştur. Balkan yarımadasında beş asırdan fazla süren Türk hakimiyetini kurmuştur, ömrünü buna adamış ve bu uğurda canını feda etmiştir. Onun için bu büyük adam, Osmanlı tarihinde hem imparatorluğun İlk müessisi, hem Rumelinin hakiki fatihi demektir..."

Cepheyi ve meşakkati, rahat ve rehavete tercih eden ve bu uğurda şehid olan Murad-ı Hü-davendigar'ın ölürken söylediği şu son sözleri, aynı zamanda KADİRŞİNAS NESL-İ ATÎYE" bir vasiyet teşkil etmektedir:

"ATTAN İNMEYESÜZ

BİBLİYOGRAFYA.

1) I. Hakkı Uzunçarsılı, Osmanlı Tarihi, c.l,Ank, 1982. s.177

2)!. Hami Danişmend, İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi, c.l, İst. 1947, s.78-79

3)Mehmet Neşri, Kitab-ı Cihannuma, el,Ank, 1987, s.277

4)Mehmet Humdemi Solakzade. Solakzade Tarihi, Ut 1297, s.46

5] Neşri, a.g.e. s.279

6} Hoca Sadettin Efendi, Tacüt Tevarih. İst, 1279-1280. s.119

7)Neşri, a.g.e.s. 287

8)Namık Kemal, Osmanlı Tarihi (Külliyat-ı Kemal) c.l, tst. 1326

9)A.Cevdet Pasa, Kısası Enbiya, c.6, Ank,1985.S.289

10)Derviş Ahmet Mûneccimbaşı, Sahaffül-Ahbar, c.3, sl 1869. s.302

11)Solakzade, a.g.e. s.48

12)Ulunçarşılı, a.g.e. s.190

13)Prof.Dr.S.Ismail Gürkan, S-Murad Hûdavendigar'ın Şehadeti Hakkında İst. 1958,s.3

14)Nesri, a.g.e. s.307

15)Joseph Von Hammor, Osmanlı Devleti Tarihi, el, İst 1981, ».191

SULTAN I.MURAD'IN DU’ASI
Kral I. Murad'ın Yakarışı

Ab-ı ruy-i Habib-î Ekrem için,

Kerbelâ'da revan olan dem için,

Ab-ı ruy-i Habib-î Ekrem için,

Kerbelâ'da revan olan dem için,

Şeb-i firkatte ağlayan göz için,

Reh-i aşkında sürünen yüz için,

Şeb-i firkatte ağlayan göz için,

Reh-i aşkında sürünen yüz için

Ehl-i derdin dil-i hazini için,

Cana tesir eden enini için,

Ehl-i derdin dil-i hazini için,

Cana tesir eden enini için,

Eyle yâ Rabbi lütfünu hemrah,

Hıfzını eyle bize püşt-ü pâh!

Eyle yâ Rabbi lütfünu hemrah,

Hıfzını eyle bize püşt-ü pâh!

Ehl-i İslâm'a ol mu in-i nasır,

Dest-i âdâyı bizden eyle kasır,

Ehl-i İslâm'a ol mu in-i nasır,

Dest-i âdâyı bizden eyle kasır,

Bakmaya Râb bizim günahımıza,

Nazar et cân-ı dilden ânımıza'

Bakmaya Râb bizim günahımıza,

Nazar et cân-ı dilden ânımıza

Etme yâ Râb mücahidini telef,

Tiğ-i âdâya kılma bizi hedef.

Etme yâ Râb mücahidini telef,

Tiğ-i âdâya kılma bizi hedef.

Bunca yıl sa'y-ü içtihadımızı,

Gazavat içre yahşi adımızı,

Bunca yıl sa'y-ü içtihadımızı,

Gazavat içre yahşi adımızı,

Etme yâ Râb kahrın ile tebah,

Yüzümüzü halk içinde etme siyah

Etme yâ Râb kahrın ile tebah,

Yüzümüzü halk içinde etme siyah

Râh-ı din içre ben feda olayım,

Din yolunda beni şehid eyle,

Râh-ı din içre ben feda olayım,

Din yolunda beni şehid eyle,
.

Ahirette beni saki eyle,

Mülk-i İslâmpâyimal etme,

Ahirette beni saki eyle,

Mülk-i İslâmpâyimal etme,

Keremin çoktur ehl-i İslâm’a,

Dilerim kim erişe itmama

Keremin çoktur ehl-i İslâm’a,

Dilerim kim erişe itmama


Video buraya
Güncel Türkçesinin videosu buraya


Safahat logo

Şablon:Düz liseler için safahat projesi
Şablon:Anadolu liseleri için safahat projesi
Şablon:Sosyal Bilimler Liseleri için safahat projesi
Şablon:Türki Dillerde Safahat Projesi
Şablon:Safahat İngilizceye Tercüme Projesi

Advertisement