Yenişehir Wiki
Register
Advertisement
Gece Gölgeler Bayrak
Mehmet Akif Ersoy
Secde
Bu şiirin özelliği: ... Konuları: kandil , Öğrenilecek konular: eskiden camilere gidilirken kandil ve seccade götürüldüğü

Hicran Ayrılıktan gelen keder, sızı, acı. Özlenen, sevilen bir yerden ya da bir kimseden ayrı kalma, ayrılık. Ayrılığın neden olduğu onulmaz acı...

Şu öksüz yurda bir gülmez misin ? Hala yetimindir;
Bütün yangındı indirdiklerin, bir gün de nur indir.
Disambig Bakınız: Hicran/1 , Hicran/2 , Hicran/3 , Hicran/4 , Hicran/İngilizce , Hicran/Osmanlıca , Hicran/ Azerice, Hicran/Arapça , Hicran/Farsça

Düz Liseler İçin 2'li Tablo Sunumu[]

Hicran
Güncel Türkçesi

"-Bu bir mabedse, çırçıplak yakışmaz, son gayet loş

Gelen: Mabud; ışık bul, yaygı bul, git başka yerden, koş.

Bu bir mabedse, çırçıplak yakışmaz, sonra gayet loş;

Gelen: Kulluk yapılan ; ışık bul, yaygı bul, git başka yerden, koş!

Hemen bir kandil aldım komşulardan, bir de seccade;

Dedim "Gel şimdi mihmanım, saadet-gahın amade"

Hemen bir kandil aldım komşulardan bir de seccade;

Dedim: "Gel şimdi misafirim, mutluluk-evin emrinde."

Ne yanlışmış hesabım: Hiç kapımdan geçmez oldun bak!

İlahi ! Söktüm attım, işte hücrem şimdi çırçıplak

Ne yanlışmış hesabım: Hiç kapımdan geçmez oldun bak!

İlahî! Söktüm attım, işte hücrem şimdi süsten tamamen uzak:

Ne afakında tek kandil, ne mihrabında seccade;

Ezelden bildiğin toprak , bütün varlıktan azade.

Ne ufuklarında bir kandil, ne mihrabında seccade;

Ezelden bildiğin toprak, bütün varlıkdan özgür,

Serilmiş secdelerdir bekliyen yerlerde mihmanı;

Bu uryan şu'le dersen, sinemin payansız imanı,

Serilmişsecdelerdir bekleyen yerlerde misafiri;

Bu çıplak alev dersen, bağrımdaki sonsuz imanı.

İlahi! Bir hata ettimse, elvermez mi hüsranım ? Güneşler doğdu, aylar doğdu, ben hala perişanım!

İlahım! Bir hata ettimse, elvermez mi mahrumiyetim?

Güneşler doğdu, aylar doğdu, ben hâlâ perişanım!

Çakar şimşeklerin karşımda yırtar, çiğner afakı;

Henüz ruhum, fakat, bir yağmurun bir canla müştakı,

Çakar şimşeklerin karşımda, yırtar, çiğner ufukları;

Henüz ruhum, fakat, bir yağmurun bin canla âşığı.

Sen ey dilber ki, serpildikçe handen, fışkırır, yer yer,

Semalardan, zeminlerden şafaklar, laleler, güller;

Sen ey güzel ki serpildikçe tebessümün, fışkırır, yer yer

Göklerden, yerlerden şafaklar, lâleler, güller;

Şu öksüz yurda bir gülmez misin ? Hala yetimindir;
Bütün yangındı indirdiklerin,bir gün de nur indir.
Şu öksüz yurda bir gülmez misin? Hâlâ yetimindir;

Bütün yangındı indirdiklerin bir gün de nûr indir.

Hayır, ben handeden geçtim, celalim etmesin tehdid,

Açar haşyetle donmuş her sücudum renk renk ümmid.

Hayır ben tebessümden geçtim, yalnız hiddetin korkutmasın,

Ürpererek taş kesilmiş secdelerimde renk renk ümitlerim çiçeklen

İlahi ! Pek Bunaldım, nerde nurun ? Nerde gufranın ?

Cehennem gezdirip dursun mu afakımda hicranım ?

Allah'ım Çok bunaldım, nerde nurun? Nerde bağışlayıcılığın?Cehennem gezdirip dursun mu ufuklarımda ayrılığın?
Evet; gafletti sun'um , lakin, insan gaflet etmez mi ?

Yıkandım bir ömürdür döktüğüm yaşlarla, yetmez mi

Evet, yaptıklarım gafletti, fakat insan gaflet etmez mi?

Yıkandım bir ömürdür döktüğüm yaşlarla, yetmez mi?

Gel artık, masiva yok,şimdi yurdum Allah Yurdumdur:

Tüten hücremde imanım, yatan, yer yer, sücüdumdur.

Gel artık dünyaya ait iz yok, şimdi yurdum Tanrı yurdumdur:

Hücremde tüten iman alevim, yerlerde serilmiş yatansa,secdelerimdir.

Ne irfanımda bir iz var, ne vicdanımda, ey Yezdan,

O seccadeyle kandilden sinem bigane ruhundan

Şimdi ne fikrimde ne vicdanımda iz var, ey Yezdan.

O seccadeyle kandile bağlı, ama senden uzak olan ruhdan,

İlahi, sinemin çınlar durur yadında eb'adı.

Ne yapsın abidin sensiz bu viran vahşet -abadı ?

İlâhî adını anarken çınlar durur sinemin derinlikleri,

Ne yapsın kulun, sensiz harabeye dönmüş bu ıssız yeri?

Nedir Manası, Mabud olmadıktan sonra, mihrabın,

Rükuun, haşyetin,vecdin,bütün biçare esbabın?

Nedir anlamı, Mabud olmadıktan sonra, mihrabın,

Huzurunda eğilmenin, korkunun, kendinden geçmenin, bütün bu faydasız şeylerin?

Harab enkaz-ı imandır,yatar haybetle yerlerde.

Ne bekler, sen geçerken paymalin olmayan secde ?

Harab bir iman yıkıntısıdır, yatar mahrumiyet içinde yerlerde

Ne bekler; Sen geçerken ayaklarının altında çiğnenmeyen secde?

Bütün cevviyle,ecramiyle insin,tarümar olsun,

Nedir manası bir lkalbin ki, afakında sen yoksun!

Bütün fezasıyla, yıldızlarıyla yıkılsın, darmadağın olsun

Nedir anlamı bir kalbin ki, ufuklarında sen yoksun!

Güneşler geçti, aylar geçti,artık gel ki mihmanım, Şühudundan cüda imanla yoktur kalmak imkanım.
Güneşler geçti, ay'lar geçti, artık gel ki ey misafirim,

Seni görmekten uzak bir imânla yoktur yaşamak imkânım.

Video
Güncel



Anadolu Liseleri İçin 3'lü Tablo Sunumu[]

Hicran
Güncel Türkçesi
İngilizce Tercüme

"-Bu bir mabedse, çırçıplak yakışmaz,son gayet loş

Gelen: Mabud;ışık bul,yaygı bul,git başka yerden, koş.

Bu bir mabedse, çırçıplak yakışmaz, sonra gayet loş;

Gelen: Tanrı; ışık bul, yaygı bul, git başka yerden, koş!

İngilizce Tercüme
Hemen bir kandil aldım komşulardan, bir de seccade;

Dedim "Gel şimdi mihmanım, saadet-gahın amade"

Hemen bir kandil aldım komşulardan bir de seccade;

Dedim: "Gel şimdi misafirim, mutluluk evin hazır emrine."

İngilizce Tercüme
Ne yanlışmış hesabım: Hiç kapımdan geçmez oldun bak!

İlahi ! Söktüm attım, işte hücrem şimdi çırçıplak

Ne yanlışmış hesabım: Hiç kapımdan geçmez oldun bak!

İlahî! Söktüm attım, işte hücrem şimdi süsten tamamen uzak:

İngilizce Tercüme

Ne afakında tek kandil, ne mihrabında seccade;

Ezelden bildiğin toprak , bütün varlıktan azade.

Ne ufuklarında bir kandil, ne mihrabında seccade;

Ezelden bildiğin toprak, varlıkla bütün ilgisini kesmiş,

İngilizce Tercüme
Serilmiş secdelerdir bekliyen yerlerde mihmanı;

Bu uryan şu'le dersen, sinemin payansız imanı,

Misafiri bekleyen secdelerdir, yerlerde serilmiş.

Bu süsten arınmış alev dersen, bağrımdaki sonsuz imandır.

İngilizce Tercüme
İlahi! Bir hata ettimse, elvermez mi hüsranım ?

Güneşler doğdu, aylar doğdu, ben hala perişanım!

Allah'ım! Bir yanlışlık yaptımsa elvermez mi mahrumiyetim?

Güneşler doğdu, aylar doğdu, ben hâlâ perişanım!

İngilizce Tercüme
Çakar şimşeklerin karşımda yırtar, çiğner afakı;

Henüz ruhum, fakat, bir yağmurun bir canla müştakı,

Çakar şimşeklerin karşımda, yırtar, çiğner ufukları;

Henüz ruhum, fakat, bir yağmurun bin canla âşığı.

İngilizce Tercüme
Sen ey dilber ki, serpildikçe handen, fışkırır, yer yer,

Semalardan, zeminlerden şafaklar,l aleler, güller;

Sen ey güzel ki serpildikçe tebessümün, fışkırır yer yer

Göklerden, yerlerden şafaklar, lâleler, güller;

İngilizce Tercüme
Şu öksüz yurda bir gülmez misin ? Hala yetimindirBütün yangındı indirdiklerin,bir gün de nur indir.
Şu öksüz yurda bir gülmez misin? Hâlâ yetimindir;

Bütün yangındı indirdiklerin bir gün de nûr indir.

İngilizce Tercüme
Hayır, ben handeden geçtim, celalim etmesin tehdid,

Açar haşyetle donmuş her sücudum renk renk ümmid.

Hayır ben tebessümden geçtim, yalnız hiddetin korkutmasın,

Ürpererek taş kesilmiş secdelerimde renk renk ümitlerim çiçeklen

İngilizce Tercüme
İlahi ! Pek Bunaldım, nerde nurun ? Nerde gufranın ?

Cehennem gezdirip dursun mu afakımda hicranım ?

Allah'ım Çok bunaldım, nerde nurun? Nerde bağışlayıcılığın?Cehennem gezdirip dursun mu ufuklarımda ayrılığın?
İngilizce Tercüme
Evet; gafletti sun'um , lakin, insan gaflet etmez mi ?

Yıkandım bir ömürdür döktüğüm yaşlarla, yetmez mi

Evet, yaptıklarım gafletti, fakat insan gaflet etmez mi?

Yıkandım bir ömürdür döktüğüm yaşlarla, yetmez mi?

İngilizce Tercüme

Gel artık, masiva yok,şimdi yurdum Allah Yurdumdur:

Tüten hücremde imanım, yatan, yer yer, sücüdumdur.

Gel artık dünyaya ait iz yok, şimdi yurdum Tanrı yurdumdur:

Hücremde tüten iman alevim, yerlerde serilmiş yatansa,secdelerimdir.

İngilizce Tercüme
Ne irfanımda bir iz var, ne vicdanımda, ey Yezdan,

O seccadeyle kandilden sinem bigane ruhundan

Şimdi ne fikrimde ne vicdanımda iz var, ey Yezdan.

O seccadeyle kandile bağlı, ama senden uzak olan ruhdan,

İngilizce Tercüme

İlahi, sinemin çınlar durur yadında eb'adı.

Ne yapsın abidin sensiz bu viran vahşet -abadı ?

İlâhî adını anarken çınlar durur sinemin derinlikleri,

Ne yapsın kulun, sensiz harabeye dönmüş bu ıssız yeri?

İngilizce Tercüme
Nedir Manası, Mabud olmadıktan sonra, mihrabın,

Rükuun, haşyetin,vecdin,bütün biçare esbabın?

Nedir anlamı, Mabud olmadıktan sonra, mihrabın,

Huzurunda eğilmenin, korkunun, kendinden geçmenin, bütün bu faydasız şeylerin?

İngilizce Tercüme
Harab enkaz-ı imandır,yatar haybetle yerlerde.

Ne bekler, sen geçerken paymalin olmayan secde ?

Harab bir iman yıkıntısıdır, yatar mahrumiyet içinde yerlerde

Ne bekler; Sen geçerken ayaklarının altında çiğnenmeyen secde?

İngilizce Tercüme

Bütün cevviyle,ecramiyle insin,tarümar olsun,

Nedir manası bir lkalbin ki, afakında sen yoksun!

Bütün fezasıyla, yıldızlarıyla yıkılsın, darmadağın olsun

Nedir anlamı bir kalbin ki, ufuklarında sen yoksun!

İngilizce Tercüme
Güneşler geçti, aylar geçti,artık gel ki mihmanım, Şühudundan cüda imanla yoktur kalmak imkanım.
Güneşler geçti, ay'lar geçti, artık gel ki ey misafirim,

Seni görmekten uzak bir imânla yoktur yaşamak imkânım.

İngilizce Tercüme
Video
Güncel

Separation -This is a temple, (1) stark naked unworthy, then a very dim; Incoming: God, the light started, Beam Find, go to another place, run!

Now I bought a lamp and a rug from neighbors; I said: "Come now, your guest, ready to order the house of happiness."

What was wrong account: I've been through my door, does not look! Divine! I threw popped, that's completely away from the cell now Susten:

What is a candle in the horizon, what mihrab prayer; You know the beginning and the soil, cut out the interest of all asset,

for prostrating waiting guests, laid out in places. If you say this Susten flame-free, infinite belief in bosom.

God! If I do a mistake,don’t my deprivation suffice? Suns was born, was born several months, I'm still miserable!

Flash of lightning in front of me, tears, breaks the horizon; Not my soul, but a lover of rain a thousand heart and soul.

What waits;don’t tread prostrate under the feet of passing?

All with outer space,stars just wither away, get rid of What is the meaning that a heart, the horizon that you're gone!

Suns passed,months passed, come on now that your guest O, There is no opportunity to live by faith I see a remote. Hilvan January 10, 1925 (1) This poem is often repeated, "temple", meaning heart; The third verse of the "lamp" and "prayer" and being in the world of information people have a symbolic or allegorical meaning of the elements of things.


Sosyal Bilimler Liseleri İçin 4'lü Tablo Sunumu[]

Hicran
Güncel Türkçesi
İngilizce Tercüme
Osmanlıca

"-Bu bir mabedse, çırçıplak yakışmaz,son gayet loş

Gelen: Mabud;ışık bul,yaygı bul,git başka yerden, koş.

Bu bir mabedse, çırçıplak yakışmaz, sonra gayet loş;

Gelen: Tanrı; ışık bul, yaygı bul, git başka yerden, koş!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Hemen bir kandil aldım komşulardan, bir de seccade;

Dedim "Gel şimdi mihmanım, saadet-gahın amade"

Hemen bir kandil aldım komşulardan bir de seccade;

Dedim: "Gel şimdi misafirim, mutluluk evin hazır emrine."

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Ne yanlışmış hesabım: Hiç kapımdan geçmez oldun bak!

İlahi ! Söktüm attım, işte hücrem şimdi çırçıplak

Ne yanlışmış hesabım: Hiç kapımdan geçmez oldun bak!

İlahî! Söktüm attım, işte hücrem şimdi süsten tamamen uzak:

İngilizce Tercüme
Osmanlıca

Ne afakında tek kandil, ne mihrabında seccade;

Ezelden bildiğin toprak , bütün varlıktan azade.

Ne ufuklarında bir kandil, ne mihrabında seccade;

Ezelden bildiğin toprak, varlıkla bütün ilgisini kesmiş,

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Serilmiş secdelerdir bekliyen yerlerde mihmanı;

Bu uryan şu'le dersen, sinemin payansız imanı,

Misafiri bekleyen secdelerdir, yerlerde serilmiş.

Bu süsten arınmış alev dersen, bağrımdaki sonsuz imandır.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
İlahi! Bir hata ettimse, elvermez mi hüsranım ?

Güneşler doğdu, aylar doğdu, ben hala perişanım!

Allah'ım! Bir yanlışlık yaptımsa elvermez mi mahrumiyetim?

Güneşler doğdu, aylar doğdu, ben hâlâ perişanım!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Çakar şimşeklerin karşımda yırtar, çiğner afakı;

Henüz ruhum, fakat, bir yağmurun bir canla müştakı,

Çakar şimşeklerin karşımda, yırtar, çiğner ufukları;

Henüz ruhum, fakat, bir yağmurun bin canla âşığı.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Sen ey dilber ki, serpildikçe handen, fışkırır, yer yer,

Semalardan, zeminlerden şafaklar,l aleler, güller;

Sen ey güzel ki serpildikçe tebessümün, fışkırır yer yer

Göklerden, yerlerden şafaklar, lâleler, güller;

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Şu öksüz yurda bir gülmez misin ? Hala yetimindirBütün yangındı indirdiklerin,bir gün de nur indir.
Şu öksüz yurda bir gülmez misin? Hâlâ yetimindir;

Bütün yangındı indirdiklerin bir gün de nûr indir.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Hayır, ben handeden geçtim, celalim etmesin tehdid,

Açar haşyetle donmuş her sücudum renk renk ümmid.

Hayır ben tebessümden geçtim, yalnız hiddetin korkutmasın,

Ürpererek taş kesilmiş secdelerimde renk renk ümitlerim çiçeklen

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
İlahi ! Pek Bunaldım, nerde nurun ? Nerde gufranın ?

Cehennem gezdirip dursun mu afakımda hicranım ?

Allah'ım Çok bunaldım, nerde nurun? Nerde bağışlayıcılığın?Cehennem gezdirip dursun mu ufuklarımda ayrılığın?
İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Evet; gafletti sun'um , lakin, insan gaflet etmez mi ?

Yıkandım bir ömürdür döktüğüm yaşlarla, yetmez mi

Evet, yaptıklarım gafletti, fakat insan gaflet etmez mi?

Yıkandım bir ömürdür döktüğüm yaşlarla, yetmez mi?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca

Gel artık, masiva yok,şimdi yurdum Allah Yurdumdur:

Tüten hücremde imanım, yatan, yer yer, sücüdumdur.

Gel artık dünyaya ait iz yok, şimdi yurdum Tanrı yurdumdur:

Hücremde tüten iman alevim, yerlerde serilmiş yatansa,secdelerimdir.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Ne irfanımda bir iz var, ne vicdanımda, ey Yezdan,

O seccadeyle kandilden sinem bigane ruhundan

Şimdi ne fikrimde ne vicdanımda iz var, ey Yezdan.

O seccadeyle kandile bağlı, ama senden uzak olan ruhdan,

İngilizce Tercüme
Osmanlıca

İlahi, sinemin çınlar durur yadında eb'adı.

Ne yapsın abidin sensiz bu viran vahşet -abadı ?

İlâhî adını anarken çınlar durur sinemin derinlikleri,

Ne yapsın kulun, sensiz harabeye dönmüş bu ıssız yeri?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Nedir Manası, Mabud olmadıktan sonra, mihrabın,

Rükuun, haşyetin,vecdin,bütün biçare esbabın?

Nedir anlamı, Mabud olmadıktan sonra, mihrabın,

Huzurunda eğilmenin, korkunun, kendinden geçmenin, bütün bu faydasız şeylerin?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Harab enkaz-ı imandır,yatar haybetle yerlerde.

Ne bekler, sen geçerken paymalin olmayan secde ?

Harab bir iman yıkıntısıdır, yatar mahrumiyet içinde yerlerde

Ne bekler; Sen geçerken ayaklarının altında çiğnenmeyen secde?

İngilizce Tercüme
Osmanlıca

Bütün cevviyle,ecramiyle insin,tarümar olsun,

Nedir manası bir lkalbin ki, afakında sen yoksun!

Bütün fezasıyla, yıldızlarıyla yıkılsın, darmadağın olsun

Nedir anlamı bir kalbin ki, ufuklarında sen yoksun!

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Güneşler geçti, aylar geçti,artık gel ki mihmanım, Şühudundan cüda imanla yoktur kalmak imkanım.
Güneşler geçti, ay'lar geçti, artık gel ki ey misafirim,

Seni görmekten uzak bir imânla yoktur yaşamak imkânım.

İngilizce Tercüme
Osmanlıca
Video
Güncel
İngilizce Tercüme
Osmanlıca



Şiir Metni Güncel Türkçesi İngilizce tercüme Osmanlıca
Hicran

"-Bu bir mabedse, çırçıplak yakışmaz,son gayet loş

Gelen: Mabud;ışık bul,yaygı bul,git başka yerden, koş.


Hemen bir kandil aldım komşulardan, bir de seccade;

Dedim "Gel şimdi mihmanım, saadet-gahın amade"


Ne yanlışmış hesabım: Hiç kapımdan geçmez oldun bak!

İlahi ! Söktüm attım, işte hücrem şimdi çırçıplak:


Ne afakında tek kandil, ne mihrabında seccade;

Ezelden bildiğin toprak , bütün varlıktan azade.


Serilmiş secdelerdir bekliyen yerlerde mihmanı;

Bu uryan şu'le dersen, sinemin payansız imanı,


İlahi! Bir hata ettimse, elvermez mi hüsranım ?

Güneşler doğdu, aylar doğdu, ben hala perişanım!


Çakar şimşeklerin karşımda yırtar, çiğner afakı;

Henüz ruhum, fakat, bir yağmurun bir canla müştakı,


Sen ey dilber ki, serpildikçe handen, fışkırır, yer yer,

Semalardan, zeminlerden şafaklar,l aleler, güller;


Şu öksüz yurda bir gülmez misin ? Hala yetimindir

Bütün yangındı indirdiklerin,bir gün de nur indir.


Hayır, ben handeden geçtim, celalim etmesin tehdid,

Açar haşyetle donmuş her sücudum renk renk ümmid.


İlahi ! Pek Bunaldım, nerde nurun ? Nerde gufranın ?

Cehennem gezdirip dursun mu afakımda hicranım ?


Evet; gafletti sun'um , lakin, insan gaflet etmez mi ?

Yıkandım bir ömürdür döktüğüm yaşlarla, yetmez mi


Gel artık, masiva yok,şimdi yurdum Allah Yurdumdur:

Tüten hücremde imanım, yatan, yer yer, sücüdumdur.


Ne irfanımda bir iz var, ne vicdanımda, ey Yezdan,

O seccadeyle kandilden sinem bigane ruhundan


İlahi, sinemin çınlar durur yadında eb'adı.

Ne yapsın abidin sensiz bu viran vahşet -abadı ?


Nedir Manası, Mabud olmadıktan sonra, mihrabın,

Rükuun, haşyetin,vecdin,bütün biçare esbabın?


Harab enkaz-ı imandır,yatar haybetle yerlerde.

Ne bekler, sen geçerken paymalin olmayan secde ?


Bütün cevviyle,ecramiyle insin,tarümar olsun,

Nedir manası bir lkalbin ki, afakında sen yoksun!


Güneşler geçti, aylar geçti,artık gel ki mihmanım,

Şühudundan cüda imanla yoktur kalmak imkanım.

Hilvan 10 Kanunisani 1341
Ayrılık

-Bu bir mabedse,(1) çırçıplak yakışmaz, sonra gayet loş;

Gelen: Tanrı; ışık bul, yaygı bul, git başka yerden, koş!


Hemen bir kandil aldım komşulardan bir de seccade;

Dedim: "Gel şimdi misafirim, mutluluk evin hazır emrine."


Ne yanlışmış hesabım: Hiç kapımdan geçmez oldun bak!

İlahî! Söktüm attım, işte hücrem şimdi süsten tamamen uzak:


Ne ufuklarında bir kandil, ne mihrabında seccade;

Ezelden bildiğin toprak, varlıkla bütün ilgisini kesmiş,


Misafiri bekleyen secdelerdir, yerlerde serilmiş.

Bu süsten arınmış alev dersen, bağrımdaki sonsuz imandır.


Allah'ım! Bir yanlışlık yaptımsa elvermez mi mahrumiyetim?

Güneşler doğdu, aylar doğdu, ben hâlâ perişanım!


Çakar şimşeklerin karşımda, yırtar, çiğner ufukları;

Henüz ruhum, fakat, bir yağmurun bin canla âşığı.


Sen ey güzel ki serpildikçe tebessümün, fışkırır yer yer

Göklerden, yerlerden şafaklar, lâleler, güller;


Şu öksüz yurda bir gülmez misin? Hâlâ yetimindir;

Bütün yangındı indirdiklerin bir gün de nûr indir.


Hayır ben tebessümden geçtim, yalnız hiddetin korkutmasın,

Ürpererek taş kesilmiş secdelerimde renk renk ümitlerim çiçeklen


Allah'ım Çok bunaldım, nerde nurun? Nerde bağışlayıcılığın?

Cehennem gezdirip dursun mu ufuklarımda ayrılığın?


Evet, yaptıklarım gafletti, fakat insan gaflet etmez mi?

Yıkandım bir ömürdür döktüğüm yaşlarla, yetmez mi?

Gel artık dünyaya ait iz yok, şimdi yurdum Tanrı yurdumdur:


Hücremde tüten iman alevim, yerlerde serilmiş yatansa,secdelerimdir.

Şimdi ne fikrimde ne vicdanımda iz var, ey Yezdan.

O seccadeyle kandile bağlı, ama senden uzak olan ruhdan,


İlâhî adını anarken çınlar durur sinemin derinlikleri,

Ne yapsın kulun, sensiz harabeye dönmüş bu ıssız yeri?


Nedir anlamı, Mabud olmadıktan sonra, mihrabın,

Huzurunda eğilmenin, korkunun, kendinden geçmenin, bütün bu faydasız şeylerin?


Harab bir iman yıkıntısıdır, yatar mahrumiyet içinde yerlerde

Ne bekler; Sen geçerken ayaklarının altında çiğnenmeyen secde?


Bütün fezasıyla, yıldızlarıyla yıkılsın, darmadağın olsun

Nedir anlamı bir kalbin ki, ufuklarında sen yoksun!


Güneşler geçti, ay'lar geçti, artık gel ki ey misafirim,

Seni görmekten uzak bir imânla yoktur yaşamak imkânım.

Hilvan 10 Ocak 1925


(1) Bu şiirde sık sık tekrarlanan "mabed", kalp anlamına;

üçüncü mısrada yer alan "kandil" ve "seccade" ise insanın

sahip olduğu bilgiler ve varlık âlemine ait şeyler anlamına

gelen sembolik veya alegorik unsurlardır

Separation -This is a temple, (1) stark naked unworthy, then a very dim; Incoming: God, the light started, Beam Find, go to another place, run!

Now I bought a lamp and a rug from neighbors; I said: "Come now, your guest, ready to order the house of happiness."

What was wrong account: I've been through my door, does not look! Divine! I threw popped, that's completely away from the cell now Susten:

What is a candle in the horizon, what mihrab prayer; You know the beginning and the soil, cut out the interest of all asset,

for prostrating waiting guests, laid out in places. If you say this Susten flame-free, infinite belief in bosom.

God! If I do a mistake,don’t my deprivation suffice? Suns was born, was born several months, I'm still miserable!

Flash of lightning in front of me, tears, breaks the horizon; Not my soul, but a lover of rain a thousand heart and soul.

What waits;don’t tread prostrate under the feet of passing?

All with outer space,stars just wither away, get rid of What is the meaning that a heart, the horizon that you're gone!

Suns passed,months passed, come on now that your guest O, There is no opportunity to live by faith I see a remote. Hilvan January 10, 1925 (1) This poem is often repeated, "temple", meaning heart; The third verse of the "lamp" and "prayer" and being in the world of information people have a symbolic or allegorical meaning of the elements of things.

Buraya


Safahat logo

Şablon:Düz liseler için safahat projesi
Şablon:Anadolu liseleri için safahat projesi
Şablon:Sosyal Bilimler Liseleri için safahat projesi
Şablon:Türki Dillerde Safahat Projesi
Şablon:Safahat İngilizceye Tercüme Projesi

Advertisement