←Süleymaniye Kürsüsünde | ' Mehmet Akif Ersoy |
Süleymaniye Kürsüsünde 3→ |
Safahat kitapları: Birinci Kitap Safahat, İkinci Kitap Süleymaniye Kürsüsünde(1912) -Üçüncü Kitap Hakkın Sesleri(1913) - Dördüncü KitapFatih Kürsüsünde (1913) - Beşinci Kitap Hatıralar (1917) -Altıncı Kitap Asım (1924) Yedinci Kitap Gölgeler (1933) - Safahat Dışında kalmış Şiirler |
2'li Tablo Sunumu[]
Süleymaniye Kürsüsünde
|
Güncel Türkçesi
|
Görüyor şimdi nazar girdi mi derhal içeri: Aynı eb´âd ile tesbît edilen kubbeleri. |
Görüyor şimdi bakışlar uzandı mı derhal içeri: Aynı uzaklıklarda yerleştirilmiş kubbeleri.
|
Avlunun sâha-i üryânına bin sâye-i nûr
Döşeyen bunca kemerlerle sütunlarda, vakûr |
Avlunun çıplak sahasına bin ışık gölgesi Döşeyen bu kadar kemer ve sütunlardaki
|
Bir tenâzur yoruyor görmek için irkileni.
Yalınız iç kapının üstüne yükseltileni, |
Vakur simetriyi seyretmek yoruyor irkilip kalan kimseleri. Yalnız iç kapının üstüne yükseltileni,
|
-Mutlakâmedhali göstermek için olmalı ki
Bir siyâk üzre atılmış, sıralanmış öteki |
-Mutlaka girişi göstermek için olmalı ki - Aynı düzende dizilmiş, sıralanmış öteki
|
Kubbelerden daha yüksek, daha vâsi´ duruyor.
Aynı heybetli kanatlar göze tekrar vuruyor. |
Kubbelerden daha yüksek, daha geniş duruyor. Aynı heybetli kanatlar göze tekrar vuruyor.
|
Aşar aşmaz eşiğinden bumusannaBağlantı başlığı bâbın Şu yanm kubbe - kipîrâyesidir mihrâbın
|
Aşar aşmaz eşiğinden bu sanatkârane kapının, Şu yarım kubbe -ki mihrabın süsüdür-
|
Çarpıyor çeşm-i temâşâya, asıl kubbe değil.Buna eş lâzım, evet olmamak olmaz kâbil.
|
Çarpıyor seyreden göze, asıl kubbe değil. Buna eş lazım, evet, olmamak mümkün değil.
|
Yoksa ihmâl edilir şey mi tenâzur burada ?
İşte tam ondaki eb´âda nazîr eb´âda |
Hiç simetri ihmal edilebilir mi burada? İşte tam onun genişliğine eş genişliğe,
|
Semt-i re´sinde duran aynı da mâlik, hele bak.!
"Bu yarım kubbeler elbette açık durmıyacak, |
Başucunda duran diğeri de sahip, hele bak! "Bu yarım kubbeler elbette açık durmayacak,
|
Mutlaka birleşecektir" diye beşhatve kadar
Atıverdin mi, görür kubbeyi hayretle nazar... |
Mutlaka birleşecektir" diye beş adım kadar Atıverdin mi, göz hayretle kubbeyi görür...
|
Ki dayanmış sanacaksın o yarım kubbelere.
Ama pek doğru değil... Karşıki dört yekpâre |
Ki dayanmış sanacaksın o yarım kubbelere. Ama pek doğru değil... Karşıki dört yekpare
|
Gıranittir taşıyan başları üstünde onu.
Kahramanlar ki asırlar bükemez bir kolunu! |
Granittir taşıyan başları üstünde onu. Kahramanlar ki yüzyıllar bükemez bir kolunu!
|
Ma´bedin ,şimdiki ta´rife bakarsak, az çok;
Müstatil olması îcâb edecek! Öyle mi? Yok! |
Mabedin şimdiki tarife bakarsak, az çok, Dikdörtgen olması gerekecek! Öyle mi? Yok!
|
Şu, sütunlar ana dîvârına bağlanmak için,
Ara yerlerden atılmış müteaddid kemerin |
Şu, sütunların ana duvarına bağlanmak için, Ara yerlerden atılmış bir çok kemerin
|
Konarak sırtına şâhin gibi durmakta olan,
Kubbeler yok mu ya? Onlar buna vermez meydan. |
Sırtına konarak şahin gibi durmakta olan, Kubbeler yok mu ya? Onlar buna vermez meydan.
|
Nerden îcâb ediyor sonra bu âvâre zehab?
O kadar ince tutulmuş ki tenâzurda hesab: |
Nereden çıkıyor sonra bu gereksiz yanılgı? Simetri hesabı o kadar ince tutulmuş ki:
|
Hâricen kubbenin üstünden inen hatt-ı mümâs,
Ediyor her iki cânibde tamâmiyle temâs, |
Dışarıdan kubbenin üstünden teğet geçen çizgiler, Her iki yönde tamamiyle temas etmekte.
|
Tarafeynindeki san´atlı yarım kubbelere.
Artık ey sevgili kâri ; gel otur orta yere |
İki yanındaki sanatlı yarım kubbelere, Artık ey sevgili okuyucu, gel otur orta yere,
|
Cebhe dîvârına bak camlara bak, minbere bak;
Sonra mihrâb ile mahfillere, kürsîlere bak. |
Cephe duvarına bak, camlara bak, minbere bak; Sonra mihrab ile mahfillere, kürsülere bak.
|
İşte her tarafta, her yerde sürekli görünen, Fakat sırlara bürünmüş gibi kapalı görünen,
| |
Seni bîtâb-ı telâkkî bırakan âyâtın,
Kalarak mülhem-i âvâresi hissiyyâtın, |
Seni düşünmekten yorgun bırakan ayetlerin, Ve duyguların perişan ilhamları altında,
|
Dalgalansın da denizler gibi kalbinde celâl;
Görmesin dîdelerin reng-i sivâ,reng-i zılâl! |
Allah'ın azameti kalbinde denizler gibi dalgalansın, Gözlerin Allah'ın dışında başka bir renk, bir gölge görmesin.
|
Vecde gel; vahdete dal,âlem-i kesretten uzak...
Yalınız Sâni´i gör; san´atı, masnû´u bırak! |
Kendinden geç; birliğe dal, varlık âleminden uzak... Yalnız Yaratıcı'yı gör; sanatı, sanat eserini bırak!
|
Ben de bir yer bularak şöylece tenhâ dalayım,
Varlığımdan geçeyim, mahv-ı temâşâ kalayım. |
Ben de bir yer bularak şöylece tenha dalayım, Varlığımdan sıyrılarak seyre dalıp kendimden geçeyim.
|
Ma´bedin cebhe cidârındaki loş pencereler,
Güneşin sırtına bir ince tül atmış, esmer, |
Mabedin cephe duvarındaki loş pencereler, Güneşin sırtına ince, siyah bir tül atmış da
|
Mütemâdi sağıyor dâhile bir gölgeli nûr.
O inen perde-i seyyâl arasından manzûr, |
İçeriye sürekli gölgeli bir nur sağıyor. Su gibi akıp inen o perde arasından görünmekte,
|
Koca bir mahşer-i îman ki ezelden medhûş...
Sîneler vecd ile pür-cûş, dudaklar hâmûş! |
Koca bir imanlılar mahşeri ki ta ezelden hayranlık içinde. Kalpler kendinden geçerek coşmuş, dudaklar susmuş!
|
Diz çöküp mermerin üstünde yalın kat hasıra,
Bekliyor hepsi münâcâtı: Onun şimdi sıra. |
Diz çöküp mermerin üstünde yalınkat hasıra, Bekliyor hepsi Allah'a yakarmayı: Onun şimdi sıra.
|
Esiyor cevv-i mehîbinde bu vahdet-zârın,
Ebedînefha-i rahmet ki, o binlerce yığın, |
Esiyor heybetli boşluğunda bu birlik mekânının Ebedî rahmet soluğu ki, o binlerce yığın
|
Gölge şeklindeki eçbâhateayyün veriyor:Tepeden tırnağa zerrât-ı vücûd ürperiyor.
|
Ve gölge halindeki varlıklara bir şekil veriyor; Vücudun zerreleri tepeden tırnağa ürperiyor.
|
İnliyor nâle-i gayret der ü divârından, Dâr duydukça gelen sayhayı deyyârından. |
Cemaatten gelen sesleri duydukça mabedin, Kapı ve duvarlarından gayret dolu inleyişler aksediyor.
|
Rûhlar yanmada bî-tâb-ı tecellî kalarak, Dîdeler nâ-mütenâhî, ebedî müstağrak. |
Ruhlar tecelliden yorgun düşerek yanmakta. Gözler bitmeyen sonsuz bir vecde dalmakta.
|
Akibet, başladımahfilde hazin bir feryâd;
Yeniden coştu eninlerle o bî-hûşeb´âd. |
Sonunda, mahfilde hüzünlü bir feryat başladı; Mabedin aklı baştan alan uzaklıkları yeniden inleyişlerle coştu.
|
Bir de baktım ki: O her saftan uzanmış kollar,
Varacak sanki yarıp boşluğu Mevlâ´ya kadar! |
Bir de baktım ki. O her saftan uzanmış kollar,
Varacak sanki yarıp boşluğu Mevla'ya kadar! |
Şimdi üç bin kişinin sîne-i ma´sûmundan,
Kopan "âmîn"sadâsıyle icâbet-lerzan! |
Şimdi üç bin kişinin günahsız ve temiz kalbinden, Titrek bir "âmîn" çıktı, duanın kabulünü isteyen!
|
Sonra, bir okşanarak titreyen ellerle cibâh;
Döndü kürsîye o âvâre cemâ´atnâgâh. |
Alınlarına sürdükten sonra titreyen ellerini; O perişan cemaat hemen kürsüye yöneldi.
|
Kimdi kürsîdeki? Bir bilmediğim pîr amma,
Hiç de bîgâne değil kalbe o câzib sîma |
Kimdi kürsüdeki? Bir bilmediğim ihtiyar ama, Hiç de yabancı değil kalbe o sevimli sîma.
|
Bembeyaz lihye-i pâkiyle, beyaz destân,
Omehîb alnı, pek mûnis olandidân, |
Bembeyaz temiz sakalıyla beyaz sarığı, O heybetli alnını, o pek cana yakın olan yüzünü
|
Her taraftan kuşatıp,bedri saran hâle gibi,
Ne şehâmet, ne melâhat veriyor, yâ Rabbi! |
Ayı saran hâle gibi her taraftan kuşatıp Ne yiğitlik, ne güzellik veriyor yâ Rabbi!
|
Hele gözler iki mihrak-ı semâvidir ki:
Bir şuâıyle alevlendiriyor idrâki. |
Hele gözler göklerin odaklaştığı iki noktadır ki:
Bir kıvılcımıyla ateşliyor kavrama yeteneğini. |
Ah o gözlerden inen huzme-i nûrânûrun,
Bağlı her târ-ı füsunkârına bin nıh-i zebun! |
Ah o gözlerden inen nur huzmelerinin
Büyüleyici her teline kuvvetten düşmüş bin ruh bağlı! |
-Beni kürsîde görüp, va´zedecek sanmayınız;
Ulemâdan değilim, şeklime aldanmayınız! |
-Beni kürsüde görüp va'zedecek sanmayınız;
Alimler sınıfından değilim, şeklime aldanmayınız! |
Dînin' ''ahkâmını' 'zâten' 'fukahanız' 'söyler,'Anlatırlar size bir müşkiliniz varsa eğer,
|
'Dinin hükümlerini zaten din âlimleriniz söyler,'Dine ait sorunuz varsa onlar size anlatırlar.
|
Bana siz âlem-i İslâm´ı sorun, söyliyeyim;
Çünkü hiçbir yeri yok gezmediğim, görmediğim. |
Bana siz İslâm âlemini sorun, söyleyeyim;
Çünkü hiçbir yeri yok gezmediğim, görmediğim. |
Şark-ı Aksâ´dan alın, Mağrib-i Aksâ´ya kadar,
Müslüman yurdunu baştan başa kaç devrim var! |
Uzak Doğu'dan alın, Uzak Batı'ya kadar,
Müslüman yurdunu baştan başa kaç dolaşmışlığım var! |
Beni yormuştu bu yıllarca süren yolculuğun,
Daha başlangıcı... Lâkin, gebereydim yorgun, |
Beni yormuştu bu yıllarca süren yolculuğun
Daha başlangıcı... Lâkin gebereydim yorgun, |
O zaman belki devâm eyliyemezdim yoluma;
Yoksa âram edemezdim. Bana zirâ "Durma, |
O zaman belki devam edemezdim yoluma:
Yoksa bir yerde eğlenemezdim. Bana çünkü "Durma |
Yürü, azminde devâm et... " diye vermezdi aman,
Bir sadâ benliğimin fışkırıp a´mâkından. |
Yürü, azminde devam et..." diye vermezdi aman,
Fışkıran bir ses benliğimin derinliklerinden. |
3'lü Tablo Sunumu[]
Süleymaniye Kürsüsünde
|
Güncel Türkçesi
|
İngilizce Tercüme
|
Görüyor şimdi nazar girdi mi derhal içeri: Aynı eb´âd ile tesbît edilen kubbeleri. |
Görüyor şimdi bakışlar uzandı mı derhal içeri: Aynı uzaklıklarda yerleştirilmiş kubbeleri.
|
- Now it sees all the way with the eyes lean inside: - Built the domes in the same distances.
|
Avlunun sâha-i üryânına bin sâye-i nûr
Döşeyen bunca kemerlerle sütunlarda, vakûr |
Avlunun çıplak sahasına bin ışık gölgesi Döşeyen bu kadar kemer ve sütunlardaki
|
- To the hall’s naked floor, the shadows of a thousand lights - Laid down by the arch and columns
|
Bir tenâzur yoruyor görmek için irkileni.
Yalınız iç kapının üstüne yükseltileni, |
Vakur simetriyi seyretmek yoruyor irkilip kalan kimseleri. Yalnız iç kapının üstüne yükseltileni,
|
- Watching the proud symmetrical tires the ones startled. - However, the door was raised upon the door inside,
|
-Mutlakâmedhali göstermek için olmalı ki
Bir siyâk üzre atılmış, sıralanmış öteki |
-Mutlaka girişi göstermek için olmalı ki - Aynı düzende dizilmiş, sıralanmış öteki
|
- Surely to show the entrance is the purpose - In the same row, it stands as
|
Kubbelerden daha yüksek, daha vâsi´ duruyor.
Aynı heybetli kanatlar göze tekrar vuruyor. |
Kubbelerden daha yüksek, daha geniş duruyor. Aynı heybetli kanatlar göze tekrar vuruyor.
|
- The highest and widest of all the other domes. - Glitters the same huge wings.
|
Aşar aşmaz eşiğinden bumusannaBağlantı başlığı bâbın Şu yanm kubbe - kipîrâyesidir mihrâbın
|
Aşar aşmaz eşiğinden bu sanatkârane kapının, Şu yarım kubbe -ki mihrabın süsüdür-
|
-Doesn't exceed the threhold of ortistic door -Thad half dome of the niche is the decor beats
|
Çarpıyor çeşm-i temâşâya, asıl kubbe değil.Buna eş lâzım, evet olmamak olmaz kâbil.
|
Çarpıyor seyreden göze, asıl kubbe değil. Buna eş lazım, evet, olmamak mümkün değil.
|
-watching the eyes ,' 'not the actual dome -it should be a pair,yes,but not imposisible.
|
Yoksa ihmâl edilir şey mi tenâzur burada ?
İşte tam ondaki eb´âda nazîr eb´âda |
Hiç simetri ihmal edilebilir mi burada? İşte tam onun genişliğine eş genişliğe,
|
It can the symetry be ignored here. -it is exactly equivalent to the width of it's width,
|
Semt-i re´sinde duran aynı da mâlik, hele bak.!
"Bu yarım kubbeler elbette açık durmıyacak, |
Başucunda duran diğeri de sahip, hele bak! "Bu yarım kubbeler elbette açık durmayacak,
|
-standing at the bedside or the other,let alone look! -'of course,this half-dome light will not stop,
|
Mutlaka birleşecektir" diye beşhatve kadar
Atıverdin mi, görür kubbeyi hayretle nazar... |
Mutlaka birleşecektir" diye beş adım kadar Atıverdin mi, göz hayretle kubbeyi görür...
|
-always will combine the five step up -remedied at his eyes with astonishment to see the dome...
|
Ki dayanmış sanacaksın o yarım kubbelere.
Ama pek doğru değil... Karşıki dört yekpâre |
Ki dayanmış sanacaksın o yarım kubbelere. Ama pek doğru değil... Karşıki dört yekpare
|
'-you'll think that it was based on half-domes. -four-piece,but not quite right...'
|
Gıranittir taşıyan başları üstünde onu.
Kahramanlar ki asırlar bükemez bir kolunu! |
Granittir taşıyan başları üstünde onu. Kahramanlar ki yüzyıllar bükemez bir kolunu!
|
-of granite stone on her head -that century a hero com not hand his arm!
|
Ma´bedin ,şimdiki ta´rife bakarsak, az çok;
Müstatil olması îcâb edecek! Öyle mi? Yok! |
Mabedin şimdiki tarife bakarsak, az çok, Dikdörtgen olması gerekecek! Öyle mi? Yok!
|
-if we lool at the current rate of temples,more or less -will have to be rectongular! righr? no!
|
Şu, sütunlar ana dîvârına bağlanmak için,
Ara yerlerden atılmış müteaddid kemerin |
Şu, sütunların ana duvarına bağlanmak için, Ara yerlerden atılmış bir çok kemerin
|
-that to connect to the main wall of the column -many places have been taken between the arch
|
Konarak sırtına şâhin gibi durmakta olan,
Kubbeler yok mu ya? Onlar buna vermez meydan. |
Sırtına konarak şahin gibi durmakta olan, Kubbeler yok mu ya? Onlar buna vermez meydan.
|
-seems to be back with tje eagle -domes do not ye?they do not place it
|
Nerden îcâb ediyor sonra bu âvâre zehab?
O kadar ince tutulmuş ki tenâzurda hesab: |
Nereden çıkıyor sonra bu gereksiz yanılgı? Simetri hesabı o kadar ince tutulmuş ki:
|
-comes from the delusıon that unnecessary? -sym metry acoounts were sothin that:
|
Hâricen kubbenin üstünden inen hatt-ı mümâs,
Ediyor her iki cânibde tamâmiyle temâs, |
Dışarıdan kubbenin üstünden teğet geçen çizgiler, Her iki yönde tamamiyle temas etmekte.
|
-Tangent oven the last lines of the dome froom the outside, -the artful side of half-dome
|
Tarafeynindeki san´atlı yarım kubbelere.
Artık ey sevgili kâri ; gel otur orta yere |
İki yanındaki sanatlı yarım kubbelere, Artık ey sevgili okuyucu, gel otur orta yere,
|
-in both directions are fully in contact -now,omy dean readers,come sit oven the middle |
Cebhe dîvârına bak camlara bak, minbere bak;
Sonra mihrâb ile mahfillere, kürsîlere bak. |
Cephe duvarına bak, camlara bak, minbere bak; Sonra mihrab ile mahfillere, kürsülere bak.
|
-look at the front wall,the windows look,look to the pulpit; -to the mihrab and mahfil,looking at podium |
İşte her tarafta, her yerde sürekli görünen, Fakat sırlara bürünmüş gibi kapalı görünen,
|
-At work everywhere looking everywhere,constanty -dressed in mystery,but appears as a closed | |
Seni bîtâb-ı telâkkî bırakan âyâtın,
Kalarak mülhem-i âvâresi hissiyyâtın, |
Seni düşünmekten yorgun bırakan ayetlerin, Ve duyguların perişan ilhamları altında,
|
-leave you tired of thinking of the verse -under the inspiration and geeling miserable |
Dalgalansın da denizler gibi kalbinde celâl;
Görmesin dîdelerin reng-i sivâ,reng-i zılâl! |
Allah'ın azameti kalbinde denizler gibi dalgalansın, Gözlerin Allah'ın dışında başka bir renk, bir gölge görmesin.
|
-god's grondeur in the heart of the sea are likes waves -a colar other than God's eyes,you see a shadow |
Vecde gel; vahdete dal,âlem-i kesretten uzak...
Yalınız Sâni´i gör; san´atı, masnû´u bırak! |
Kendinden geç; birliğe dal, varlık âleminden uzak... Yalnız Yaratıcı'yı gör; sanatı, sanat eserini bırak!
|
-rapture;union bronch for from being the world -Just seeing the creative art awork of art! |
Ben de bir yer bularak şöylece tenhâ dalayım,
Varlığımdan geçeyim, mahv-ı temâşâ kalayım. |
Ben de bir yer bularak şöylece tenha dalayım, Varlığımdan sıyrılarak seyre dalıp kendimden geçeyim.
|
-I found a place as decolate as follows jump I -being stripped from my past as ı am looking in to myself |
Ma´bedin cebhe cidârındaki loş pencereler,
Güneşin sırtına bir ince tül atmış, esmer, |
Mabedin cephe duvarındaki loş pencereler, Güneşin sırtına ince, siyah bir tül atmış da
|
-the front wall of the temple in the dimly lit windows -Thin sun on his back.Threw on black veil |
Mütemâdi sağıyor dâhile bir gölgeli nûr.
O inen perde-i seyyâl arasından manzûr, |
İçeriye sürekli gölgeli bir nur sağıyor. Su gibi akıp inen o perde arasından görünmekte,
|
-Has continuously provided in a light shade -Like water flowing down the curtain on it seems that |
Koca bir mahşer-i îman ki ezelden medhûş...
Sîneler vecd ile pür-cûş, dudaklar hâmûş! |
Koca bir imanlılar mahşeri ki ta ezelden hayranlık içinde. Kalpler kendinden geçerek coşmuş, dudaklar susmuş!
|
-hudgement on hodja that people admire her husband in ta immemorial -Through the heart of rampont selt.silent lips! |
Diz çöküp mermerin üstünde yalın kat hasıra,
Bekliyor hepsi münâcâtı: Onun şimdi sıra. |
Diz çöküp mermerin üstünde yalınkat hasıra, Bekliyor hepsi Allah'a yakarmayı: Onun şimdi sıra.
|
-Yalınkat knelt on mats on the marble -Expects to burn them to God i he now and then |
Esiyor cevv-i mehîbinde bu vahdet-zârın,
Ebedînefha-i rahmet ki, o binlerce yığın, |
Esiyor heybetli boşluğunda bu birlik mekânının Ebedî rahmet soluğu ki, o binlerce yığın
|
-this union is lowing in the vacuum space of imposing -His mercy is for ever so foint,that thousands stack |
Gölge şeklindeki eçbâhateayyün veriyor:Tepeden tırnağa zerrât-ı vücûd ürperiyor.
|
Ve gölge halindeki varlıklara bir şekil veriyor; Vücudun zerreleri tepeden tırnağa ürperiyor.
|
-İf th shadow is the way to being -Particles of the body shudders frow head to bee |
İnliyor nâle-i gayret der ü divârından, Dâr duydukça gelen sayhayı deyyârından. |
Cemaatten gelen sesleri duydukça mabedin, Kapı ve duvarlarından gayret dolu inleyişler aksediyor.
|
-as you hear voices drom the congregation of temple -doors and walls are reflective of the efforts of full scereaming |
Rûhlar yanmada bî-tâb-ı tecellî kalarak, Dîdeler nâ-mütenâhî, ebedî müstağrak. |
Ruhlar tecelliden yorgun düşerek yanmakta. Gözler bitmeyen sonsuz bir vecde dalmakta.
|
-As monifested weary souls from the burning -in to an eternal trance eyes are endless |
Akibet, başladımahfilde hazin bir feryâd;
Yeniden coştu eninlerle o bî-hûşeb´âd. |
Sonunda, mahfilde hüzünlü bir feryat başladı; Mabedin aklı baştan alan uzaklıkları yeniden inleyişlerle coştu.
|
-At the end of a sad wail on mahfıl began; -Mind completely away from the temple area was overflowing with scereaming again. |
Bir de baktım ki: O her saftan uzanmış kollar,
Varacak sanki yarıp boşluğu Mevlâ´ya kadar! |
Bir de baktım ki. O her saftan uzanmış kollar,
Varacak sanki yarıp boşluğu Mevla'ya kadar! |
-I have a look at that from each side of his outstretched arms. -will have to split it up into space to god! |
Şimdi üç bin kişinin sîne-i ma´sûmundan,
Kopan "âmîn"sadâsıyle icâbet-lerzan! |
Şimdi üç bin kişinin günahsız ve temiz kalbinden, Titrek bir "âmîn" çıktı, duanın kabulünü isteyen!
|
-Three thousand people now clean and innocent of herat. -A shoky 'amen' was released,the acceptance of proyers asking! |
Sonra, bir okşanarak titreyen ellerle cibâh;
Döndü kürsîye o âvâre cemâ´atnâgâh. |
Alınlarına sürdükten sonra titreyen ellerini; O perişan cemaat hemen kürsüye yöneldi.
|
-After the time taken with trembling hanas; -İt jst devastated communities turned to the podium |
Kimdi kürsîdeki? Bir bilmediğim pîr amma,
Hiç de bîgâne değil kalbe o câzib sîma |
Kimdi kürsüdeki? Bir bilmediğim ihtiyar ama, Hiç de yabancı değil kalbe o sevimli sîma.
|
-who in the pulpit?And old but ı do rot know -Not that cute faces no stranger to the heart |
Bembeyaz lihye-i pâkiyle, beyaz destân,
Omehîb alnı, pek mûnis olandidân, |
Bembeyaz temiz sakalıyla beyaz sarığı, O heybetli alnını, o pek cana yakın olan yüzünü
|
-With clean white beard and white turban
-His majestc brow,his face is very personable |
Her taraftan kuşatıp,bedri saran hâle gibi,
Ne şehâmet, ne melâhat veriyor, yâ Rabbi! |
Ayı saran hâle gibi her taraftan kuşatıp Ne yiğitlik, ne güzellik veriyor yâ Rabbi!
|
-As bears become enveloped and surrounded from all sides
-What bravery is what beauty to god! |
Hele gözler iki mihrak-ı semâvidir ki:
Bir şuâıyle alevlendiriyor idrâki. |
Hele gözler göklerin odaklaştığı iki noktadır ki:
Bir kıvılcımıyla ateşliyor kavrama yeteneğini. |
-especially the two pointe that focus the eyes of heaven -With a spark to ignite the ability to comprehend |
Ah o gözlerden inen huzme-i nûrânûrun,
Bağlı her târ-ı füsunkârına bin nıh-i zebun! |
Ah o gözlerden inen nur huzmelerinin
Büyüleyici her teline kuvvetten düşmüş bin ruh bağlı! |
-An the light in his eyes glazing -Each strand was fascinating to seed a thousand souls connected! |
-Beni kürsîde görüp, va´zedecek sanmayınız;
Ulemâdan değilim, şeklime aldanmayınız! |
-Beni kürsüde görüp va'zedecek sanmayınız;
Alimler sınıfından değilim, şeklime aldanmayınız! |
-Going to tolk do not thing ı sow on the podium -I'm not in the class of scholars to my way do not be fooled! |
Dînin' ''ahkâmını' 'zâten' 'fukahanız' 'söyler,'Anlatırlar size bir müşkiliniz varsa eğer,
|
'Dinin hükümlerini zaten din âlimleriniz söyler,'Dine ait sorunuz varsa onlar size anlatırlar.
|
-religious scholars of religipn have alredy said provisions shall -İf you have questions they will tell you about religion |
Bana siz âlem-i İslâm´ı sorun, söyliyeyim;
Çünkü hiçbir yeri yok gezmediğim, görmediğim. |
Bana siz İslâm âlemini sorun, söyleyeyim;
Çünkü hiçbir yeri yok gezmediğim, görmediğim. |
-You ask me,the islamic world let me say; -ı do not travel anywhere becouse no ı do not see |
Şark-ı Aksâ´dan alın, Mağrib-i Aksâ´ya kadar,
Müslüman yurdunu baştan başa kaç devrim var! |
Uzak Doğu'dan alın, Uzak Batı'ya kadar,
Müslüman yurdunu baştan başa kaç dolaşmışlığım var! |
-Taken from the for east for to the west until -Muslims throughout the country there are few circulating! |
Beni yormuştu bu yıllarca süren yolculuğun,
Daha başlangıcı... Lâkin, gebereydim yorgun, |
Beni yormuştu bu yıllarca süren yolculuğun
Daha başlangıcı... Lâkin gebereydim yorgun, |
-I was tred of this years ride -was on the start or the... But die tired |
O zaman belki devâm eyliyemezdim yoluma;
Yoksa âram edemezdim. Bana zirâ "Durma, |
O zaman belki devam edemezdim yoluma:
Yoksa bir yerde eğlenemezdim. Bana çünkü "Durma |
-Then maybe we could not go my say: -Couldnt be bannet me in a place or because the 'stop walking,the determination to continue...' |
Yürü, azminde devâm et... " diye vermezdi aman,
Bir sadâ benliğimin fışkırıp a´mâkından. |
Yürü, azminde devam et..." diye vermezdi aman,
Fışkıran bir ses benliğimin derinliklerinden. |
-A gushing tı that voice in me that there is -Try listening to that voice in me that |
4'lüi Tablo Sunumu[]
[]
Süleymaniye Kürsüsünde
|
Güncel Türkçesi
|
İngilizce Tercüme
|
Osmanlıca
|
Görüyor şimdi nazar girdi mi derhal içeri: Aynı eb´âd ile tesbît edilen kubbeleri. |
Görüyor şimdi bakışlar uzandı mı derhal içeri: Aynı uzaklıklarda yerleştirilmiş kubbeleri.
|
- Now it sees all the way with the eyes lean inside: - Built the domes in the same distances.
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Avlunun sâha-i üryânına bin sâye-i nûr
Döşeyen bunca kemerlerle sütunlarda, vakûr |
Avlunun çıplak sahasına bin ışık gölgesi Döşeyen bu kadar kemer ve sütunlardaki
|
- To the hall’s naked floor, the shadows of a thousand lights - Laid down by the arch and columns
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Bir tenâzur yoruyor görmek için irkileni.
Yalınız iç kapının üstüne yükseltileni, |
Vakur simetriyi seyretmek yoruyor irkilip kalan kimseleri. Yalnız iç kapının üstüne yükseltileni,
|
- Watching the proud symmetrical tires the ones startled. - However, the door was raised upon the door inside,
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
-Mutlakâmedhali göstermek için olmalı ki
Bir siyâk üzre atılmış, sıralanmış öteki |
-Mutlaka girişi göstermek için olmalı ki - Aynı düzende dizilmiş, sıralanmış öteki
|
- Surely to show the entrance is the purpose - In the same row, it stands as
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Kubbelerden daha yüksek, daha vâsi´ duruyor.
Aynı heybetli kanatlar göze tekrar vuruyor. |
Kubbelerden daha yüksek, daha geniş duruyor. Aynı heybetli kanatlar göze tekrar vuruyor.
|
- The highest and widest of all the other domes. - Glitters the same huge wings.
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Aşar aşmaz eşiğinden bumusannaBağlantı başlığı bâbın Şu yanm kubbe - kipîrâyesidir mihrâbın
|
Aşar aşmaz eşiğinden bu sanatkârane kapının, Şu yarım kubbe -ki mihrabın süsüdür-
|
-Doesn't exceed the threhold of ortistic door -Thad half dome of the niche is the decor beats
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Çarpıyor çeşm-i temâşâya, asıl kubbe değil.Buna eş lâzım, evet olmamak olmaz kâbil.
|
Çarpıyor seyreden göze, asıl kubbe değil. Buna eş lazım, evet, olmamak mümkün değil.
|
-watching the eyes ,' 'not the actual dome -it should be a pair,yes,but not imposisible.
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Yoksa ihmâl edilir şey mi tenâzur burada ?
İşte tam ondaki eb´âda nazîr eb´âda |
Hiç simetri ihmal edilebilir mi burada? İşte tam onun genişliğine eş genişliğe,
|
It can the symetry be ignored here. -it is exactly equivalent to the width of it's width,
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Semt-i re´sinde duran aynı da mâlik, hele bak.!
"Bu yarım kubbeler elbette açık durmıyacak, |
Başucunda duran diğeri de sahip, hele bak! "Bu yarım kubbeler elbette açık durmayacak,
|
-standing at the bedside or the other,let alone look! -'of course,this half-dome light will not stop,
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Mutlaka birleşecektir" diye beşhatve kadar
Atıverdin mi, görür kubbeyi hayretle nazar... |
Mutlaka birleşecektir" diye beş adım kadar Atıverdin mi, göz hayretle kubbeyi görür...
|
-always will combine the five step up -remedied at his eyes with astonishment to see the dome...
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Ki dayanmış sanacaksın o yarım kubbelere.
Ama pek doğru değil... Karşıki dört yekpâre |
Ki dayanmış sanacaksın o yarım kubbelere. Ama pek doğru değil... Karşıki dört yekpare
|
'-you'll think that it was based on half-domes. -four-piece,but not quite right...'
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Gıranittir taşıyan başları üstünde onu.
Kahramanlar ki asırlar bükemez bir kolunu! |
Granittir taşıyan başları üstünde onu. Kahramanlar ki yüzyıllar bükemez bir kolunu!
|
-of granite stone on her head -that century a hero com not hand his arm!
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Ma´bedin ,şimdiki ta´rife bakarsak, az çok;
Müstatil olması îcâb edecek! Öyle mi? Yok! |
Mabedin şimdiki tarife bakarsak, az çok, Dikdörtgen olması gerekecek! Öyle mi? Yok!
|
-if we lool at the current rate of temples,more or less -will have to be rectongular! righr? no!
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Şu, sütunlar ana dîvârına bağlanmak için,
Ara yerlerden atılmış müteaddid kemerin |
Şu, sütunların ana duvarına bağlanmak için, Ara yerlerden atılmış bir çok kemerin
|
-that to connect to the main wall of the column -many places have been taken between the arch
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Konarak sırtına şâhin gibi durmakta olan,
Kubbeler yok mu ya? Onlar buna vermez meydan. |
Sırtına konarak şahin gibi durmakta olan, Kubbeler yok mu ya? Onlar buna vermez meydan.
|
-seems to be back with tje eagle -domes do not ye?they do not place it
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Nerden îcâb ediyor sonra bu âvâre zehab?
O kadar ince tutulmuş ki tenâzurda hesab: |
Nereden çıkıyor sonra bu gereksiz yanılgı? Simetri hesabı o kadar ince tutulmuş ki:
|
-comes from the delusıon that unnecessary? -sym metry acoounts were sothin that:
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Hâricen kubbenin üstünden inen hatt-ı mümâs,
Ediyor her iki cânibde tamâmiyle temâs, |
Dışarıdan kubbenin üstünden teğet geçen çizgiler, Her iki yönde tamamiyle temas etmekte.
|
-Tangent oven the last lines of the dome froom the outside, -the artful side of half-dome
|
örnek osmanlıca مقدمة
|
Tarafeynindeki san´atlı yarım kubbelere.
Artık ey sevgili kâri ; gel otur orta yere |
İki yanındaki sanatlı yarım kubbelere, Artık ey sevgili okuyucu, gel otur orta yere,
|
-in both directions are fully in contact -now,omy dean readers,come sit oven the middle |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Cebhe dîvârına bak camlara bak, minbere bak;
Sonra mihrâb ile mahfillere, kürsîlere bak. |
Cephe duvarına bak, camlara bak, minbere bak; Sonra mihrab ile mahfillere, kürsülere bak.
|
-look at the front wall,the windows look,look to the pulpit; -to the mihrab and mahfil,looking at podium |
örnek osmanlıca مقدمة
|
İşte her tarafta, her yerde sürekli görünen, Fakat sırlara bürünmüş gibi kapalı görünen,
|
-At work everywhere looking everywhere,constanty -dressed in mystery,but appears as a closed |
örnek osmanlıca مقدمة
| |
Seni bîtâb-ı telâkkî bırakan âyâtın,
Kalarak mülhem-i âvâresi hissiyyâtın, |
Seni düşünmekten yorgun bırakan ayetlerin, Ve duyguların perişan ilhamları altında,
|
-leave you tired of thinking of the verse -under the inspiration and geeling miserable |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Dalgalansın da denizler gibi kalbinde celâl;
Görmesin dîdelerin reng-i sivâ,reng-i zılâl! |
Allah'ın azameti kalbinde denizler gibi dalgalansın, Gözlerin Allah'ın dışında başka bir renk, bir gölge görmesin.
|
-god's grondeur in the heart of the sea are likes waves -a colar other than God's eyes,you see a shadow |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Vecde gel; vahdete dal,âlem-i kesretten uzak...
Yalınız Sâni´i gör; san´atı, masnû´u bırak! |
Kendinden geç; birliğe dal, varlık âleminden uzak... Yalnız Yaratıcı'yı gör; sanatı, sanat eserini bırak!
|
-rapture;union bronch for from being the world -Just seeing the creative art awork of art! |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Ben de bir yer bularak şöylece tenhâ dalayım,
Varlığımdan geçeyim, mahv-ı temâşâ kalayım. |
Ben de bir yer bularak şöylece tenha dalayım, Varlığımdan sıyrılarak seyre dalıp kendimden geçeyim.
|
-I found a place as decolate as follows jump I -being stripped from my past as ı am looking in to myself |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Ma´bedin cebhe cidârındaki loş pencereler,
Güneşin sırtına bir ince tül atmış, esmer, |
Mabedin cephe duvarındaki loş pencereler, Güneşin sırtına ince, siyah bir tül atmış da
|
-the front wall of the temple in the dimly lit windows -Thin sun on his back.Threw on black veil |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Mütemâdi sağıyor dâhile bir gölgeli nûr.
O inen perde-i seyyâl arasından manzûr, |
İçeriye sürekli gölgeli bir nur sağıyor. Su gibi akıp inen o perde arasından görünmekte,
|
-Has continuously provided in a light shade -Like water flowing down the curtain on it seems that |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Koca bir mahşer-i îman ki ezelden medhûş...
Sîneler vecd ile pür-cûş, dudaklar hâmûş! |
Koca bir imanlılar mahşeri ki ta ezelden hayranlık içinde. Kalpler kendinden geçerek coşmuş, dudaklar susmuş!
|
-hudgement on hodja that people admire her husband in ta immemorial -Through the heart of rampont selt.silent lips! |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Diz çöküp mermerin üstünde yalın kat hasıra,
Bekliyor hepsi münâcâtı: Onun şimdi sıra. |
Diz çöküp mermerin üstünde yalınkat hasıra, Bekliyor hepsi Allah'a yakarmayı: Onun şimdi sıra.
|
-Yalınkat knelt on mats on the marble -Expects to burn them to God i he now and then |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Esiyor cevv-i mehîbinde bu vahdet-zârın,
Ebedînefha-i rahmet ki, o binlerce yığın, |
Esiyor heybetli boşluğunda bu birlik mekânının Ebedî rahmet soluğu ki, o binlerce yığın
|
-this union is lowing in the vacuum space of imposing -His mercy is for ever so foint,that thousands stack |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Gölge şeklindeki eçbâhateayyün veriyor:Tepeden tırnağa zerrât-ı vücûd ürperiyor.
|
Ve gölge halindeki varlıklara bir şekil veriyor; Vücudun zerreleri tepeden tırnağa ürperiyor.
|
-İf th shadow is the way to being -Particles of the body shudders frow head to bee |
örnek osmanlıca مقدمة
|
İnliyor nâle-i gayret der ü divârından, Dâr duydukça gelen sayhayı deyyârından. |
Cemaatten gelen sesleri duydukça mabedin, Kapı ve duvarlarından gayret dolu inleyişler aksediyor.
|
-as you hear voices drom the congregation of temple -doors and walls are reflective of the efforts of full scereaming |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Rûhlar yanmada bî-tâb-ı tecellî kalarak, Dîdeler nâ-mütenâhî, ebedî müstağrak. |
Ruhlar tecelliden yorgun düşerek yanmakta. Gözler bitmeyen sonsuz bir vecde dalmakta.
|
-As monifested weary souls from the burning -in to an eternal trance eyes are endless |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Akibet, başladımahfilde hazin bir feryâd;
Yeniden coştu eninlerle o bî-hûşeb´âd. |
Sonunda, mahfilde hüzünlü bir feryat başladı; Mabedin aklı baştan alan uzaklıkları yeniden inleyişlerle coştu.
|
-At the end of a sad wail on mahfıl began; -Mind completely away from the temple area was overflowing with scereaming again. |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Bir de baktım ki: O her saftan uzanmış kollar,
Varacak sanki yarıp boşluğu Mevlâ´ya kadar! |
Bir de baktım ki. O her saftan uzanmış kollar,
Varacak sanki yarıp boşluğu Mevla'ya kadar! |
-I have a look at that from each side of his outstretched arms. -will have to split it up into space to god! |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Şimdi üç bin kişinin sîne-i ma´sûmundan,
Kopan "âmîn"sadâsıyle icâbet-lerzan! |
Şimdi üç bin kişinin günahsız ve temiz kalbinden, Titrek bir "âmîn" çıktı, duanın kabulünü isteyen!
|
-Three thousand people now clean and innocent of herat. -A shoky 'amen' was released,the acceptance of proyers asking! |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Sonra, bir okşanarak titreyen ellerle cibâh;
Döndü kürsîye o âvâre cemâ´atnâgâh. |
Alınlarına sürdükten sonra titreyen ellerini; O perişan cemaat hemen kürsüye yöneldi.
|
-After the time taken with trembling hanas; -İt jst devastated communities turned to the podium |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Kimdi kürsîdeki? Bir bilmediğim pîr amma,
Hiç de bîgâne değil kalbe o câzib sîma |
Kimdi kürsüdeki? Bir bilmediğim ihtiyar ama, Hiç de yabancı değil kalbe o sevimli sîma.
|
-who in the pulpit?And old but ı do rot know -Not that cute faces no stranger to the heart |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Bembeyaz lihye-i pâkiyle, beyaz destân,
Omehîb alnı, pek mûnis olandidân, |
Bembeyaz temiz sakalıyla beyaz sarığı, O heybetli alnını, o pek cana yakın olan yüzünü
|
-With clean white beard and white turban
-His majestc brow,his face is very personable |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Her taraftan kuşatıp,bedri saran hâle gibi,
Ne şehâmet, ne melâhat veriyor, yâ Rabbi! |
Ayı saran hâle gibi her taraftan kuşatıp Ne yiğitlik, ne güzellik veriyor yâ Rabbi!
|
-As bears become enveloped and surrounded from all sides
-What bravery is what beauty to god! |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Hele gözler iki mihrak-ı semâvidir ki:
Bir şuâıyle alevlendiriyor idrâki. |
Hele gözler göklerin odaklaştığı iki noktadır ki:
Bir kıvılcımıyla ateşliyor kavrama yeteneğini. |
-especially the two pointe that focus the eyes of heaven -With a spark to ignite the ability to comprehend |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Ah o gözlerden inen huzme-i nûrânûrun,
Bağlı her târ-ı füsunkârına bin nıh-i zebun! |
Ah o gözlerden inen nur huzmelerinin
Büyüleyici her teline kuvvetten düşmüş bin ruh bağlı! |
-An the light in his eyes glazing -Each strand was fascinating to seed a thousand souls connected! |
örnek osmanlıca مقدمة
|
-Beni kürsîde görüp, va´zedecek sanmayınız;
Ulemâdan değilim, şeklime aldanmayınız! |
-Beni kürsüde görüp va'zedecek sanmayınız;
Alimler sınıfından değilim, şeklime aldanmayınız! |
-Going to tolk do not thing ı sow on the podium -I'm not in the class of scholars to my way do not be fooled! |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Dînin' ''ahkâmını' 'zâten' 'fukahanız' 'söyler,'Anlatırlar size bir müşkiliniz varsa eğer,
|
'Dinin hükümlerini zaten din âlimleriniz söyler,'Dine ait sorunuz varsa onlar size anlatırlar.
|
-religious scholars of religipn have alredy said provisions shall -İf you have questions they will tell you about religion |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Bana siz âlem-i İslâm´ı sorun, söyliyeyim;
Çünkü hiçbir yeri yok gezmediğim, görmediğim. |
Bana siz İslâm âlemini sorun, söyleyeyim;
Çünkü hiçbir yeri yok gezmediğim, görmediğim. |
-You ask me,the islamic world let me say; -ı do not travel anywhere becouse no ı do not see |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Şark-ı Aksâ´dan alın, Mağrib-i Aksâ´ya kadar,
Müslüman yurdunu baştan başa kaç devrim var! |
Uzak Doğu'dan alın, Uzak Batı'ya kadar,
Müslüman yurdunu baştan başa kaç dolaşmışlığım var! |
-Taken from the for east for to the west until -Muslims throughout the country there are few circulating! |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Beni yormuştu bu yıllarca süren yolculuğun,
Daha başlangıcı... Lâkin, gebereydim yorgun, |
Beni yormuştu bu yıllarca süren yolculuğun
Daha başlangıcı... Lâkin gebereydim yorgun, |
-I was tred of this years ride -was on the start or the... But die tired |
örnek osmanlıca مقدمة
|
O zaman belki devâm eyliyemezdim yoluma;
Yoksa âram edemezdim. Bana zirâ "Durma, |
O zaman belki devam edemezdim yoluma:
Yoksa bir yerde eğlenemezdim. Bana çünkü "Durma |
-Then maybe we could not go my say: -Couldnt be bannet me in a place or because the 'stop walking,the determination to continue...' |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Yürü, azminde devâm et... " diye vermezdi aman,
Bir sadâ benliğimin fışkırıp a´mâkından. |
Yürü, azminde devam et..." diye vermezdi aman,
Fışkıran bir ses benliğimin derinliklerinden. |
-A gushing tı that voice in me that there is -Try listening to that voice in me that |
örnek osmanlıca مقدمة
|
Safahat besteleri - Safahat | |
---|---|
Şiirlere göre | Ezelden Aşinanım - Hüseyni Ney Taksimi - Nihavend Marşı -Acem Asiran Tambur Taksimi - Acem Asiran Istiklal Marsı -Nihavend Violonsel Taksimi Nihavend Istiklal Marsı Rast Keman Taksimi Rast Istiklal Marsi
Rast Marş Istiklal Marsi (Acemsiran) Istiklal Marsi (Nihavend) Istiklal Marsi (Rast1)Istiklal Marsi (Rast2) Cenk Marşı Ey Bu Topraklar İçin Toprağa Düşmüş AskerBağlantı başlığı |
Makamlara göre | x |
Dosyalar | Mehmet Akif Ersoy/Bestelenen şiirleri (→Cenk Marşı)
Mehmet Akif Ersoy/Bestelenen şiirleri Istiklal Marsi (Rast2) Istiklal Marsi (Rast1) Istiklal Marsi (Nihavend) Istiklal Marsi (Acemsiran) Rast Marş Rast Keman Taksimi Nihavend Istiklal Marsı Nihavend Istiklal Marsı Nihavend Violonsel Taksimi Acem Asiran Istiklal Marsı Acem Asiran Tambur Taksimi İstiklal Marşı/Nihavend Ezelden Aşinanım Ey Bu Topraklar İçin Toprağa Düşmüş Asker Bütün Dünyaya Küskündüm Mehmet Akif Ersoy/Bestelenen şiirleri |
Tasnif et:
Türk Halk Müziği Vurmalı Çalgılar Dosya:Anadolu ateşi davul Türk Halk Müziği Vurmalı Çalgılar Dosya:Davul Oyunlari-1 Dosya:Anadolu Atesi Davul Show Dosya:DAVUL & DARBUKA SHOW Türk Halk Müziği Telli Çalgılar 'DIVAN SAZI Okan Murat Öztürk - Nihavend Saz Semaisi […') Dosya:DIVAN SAZI (added video DIVAN SAZI) Dosya:Okan Murat Öztürk - Nihavend Saz Semaisi (added video Okan Murat Öztürk - Nihavend Saz Semaisi) Dosya:Okan Murat Öztürk - Kaytağı Şablon:Türk Müziği Türk Halk Müziği Vurmalı Çalgılar Dosya:Daff.jpg Dosya:Daf-isfahan.jpg Dosya:Pandei inter.jpg Dosya:Rhythm Tech tambourine.jpg Vurmalı Çalgılar Dosya:Kudum.jpg Dosya:Koltukdavul.jpg Dosya:Davul.jpg Dosya:Darbuka.jpg Şablon:Türk Müziği Dosya:Zils.jpg Vurmalı Çalgılar Zil Dosya:İstanbul Vurmalı Çalgılar Topluluğu |
II.Kitap (1912): Süleymaniye Kürsüsünde
Süleymaniye Kürsüsünde 2 - Süleymaniye Kürsüsünde 3 - Süleymaniye Kürsüsünde 4 - Süleymaniye Kürsüsünde 5 - Süleymaniye Kürsüsünde 6 - Süleymaniye Kürsüsünde 7 - Süleymaniye Kürsüsünde 8 - Süleymaniye Kürsüsünde 9 - Süleymaniye Kürsüsünde 10 | |
---|---|
Safahat/II. Kitap ( Süleymaniye Kürsüsünde ) | Süleymaniye Kürsüsünde adlı tek bir şiirden oluşmaktadır.(Süleymaniye Kürsüsünde 32 kb.büyük olduğu için 10 bölüme ayrılmıştır.) Süleymaniye Kürsüsünde 2 - Süleymaniye Kürsüsünde 3 - Süleymaniye Kürsüsünde 4 - Süleymaniye Kürsüsünde 5 - Süleymaniye Kürsüsünde 6 - Süleymaniye Kürsüsünde 7 - Süleymaniye Kürsüsünde 8 - Süleymaniye Kürsüsünde 9 - Süleymaniye Kürsüsünde 10 |
Video | [[Dosya:Süleymaniye kürsüsünde2 2. bölüm - mehmet akif ersoy - safahat]] - |
Şablon:Mehmet Akif Ersoy |
IV. Kitap (1913) : Fatih Kürsüsünde İki Arkadaş Fatih Yolunda - Vaiz Kürsüde | |
---|---|
Safahat/IV. Kitap (Fatih Kürsüsünde) | Fatih Kürsüsünde: İki Arkadaş Fatih Yolunda - Vaiz Kürsüde |
Şablon:Mehmet Akif Ersoy |
V.Kitap: (1917) Hatıralar Mehmet Akif'in kaybedilen vatan karşısında isyanlarını ve tevbelerini cem eden şiirleri....Koca Osmanlı Çınarının yıkılışı ve şairin ÇIĞLIKLARI.... Ey bunca zamandır bizi te'dib eden Allah - UYAN - Ne irfandır veren ahlâka yükseklik. Ne vicdandır - Müslümanlık nerde! Bizden geçmiş insanlık bile - Nihayet neyse idrak ettiğin şey ömr-i fânîden - Biz ki yarmıştık şu unun büyük ummanını - Şehamet dini, gayret dini ancak Müslümanlıktır - El-Uksur'da - Berlin Hatıraları - Necid Çöllerinden Medine'ye | |
---|---|
Safahat/V. Kitap ( Hatıralar ) | Hatıralar:Ey bunca zamandır bizi te'dib eden Allah-UYAN-Ne irfandır veren ahlâka yükseklik. Ne vicdandır-Müslümanlık nerde! Bizden geçmiş insanlık bile-Nihayet neyse idrak ettiğin şey ömr-i fânîden-Biz ki yarmıştık şu unun büyük ummanını-Şehamet dini, gayret dini ancak Müslümanlıktır-El-Uksur'da-Berlin Hatıraları-Necid Çöllerinden Medine'ye |
Şablon:Mehmet Akif Ersoy |
VI.Kitap (1924) Asım Çanakkale şehitlerine şiiri de bu şiir içinde yer alır. Şair Asım'ın neslini ordumuzda görmektedir. Entellektüel ama bir o kadarda duası göklerden çevrilmeyecek kadar maneviyatlı bir gençlik ister. Oğlunun adınıda zaten Asım koyar. (Bakınız: Hz. Asım) | |
---|---|
Safahat/VI. Kitap ( Asım ) | Asım şiiri olup uzunca bir şiirdir Çanakkale şehitlerine şiiri de bu şiir içinde yer alır: Asım(I.Bölüm)- Asım II.Bölüm - Asım III.Bölüm - Asım IV.Bölüm - Asım V.Bölüm - Asım VI.Bölüm - Asım VII.Bölüm (Çanakkale şehitlerine şiirini içerir) - Asım VIII.Bölüm |
Şablon:Mehmet Akif Ersoy |
VİDEO SAFAHAT : Safahatın Audio Video Sunumu Projesi Milli Şairimizin Safahat adlı eserinin Video olarak sunumu projesinde 1.aşama: güzel okuma çalışmaları; 2.aşama: alt yazılı şiirlerin sunumu; 3.aşama;tercümelerinin sunumu ; 4. aşama: görsel konuyu anlatacak ögelerle video çalışması; 5.aşama: Videoların youtube yüklenmesi; 6.aşama; | |
---|---|
Yusuf Ziya Özkan'ın Safahat okumaları | * Cenk Marşı [2]
|
Adnan Özçelik AL okumaları | x |
Yenişehir SBAL okumaları | x |
Safahat Tercümeleri Safahat/İngilizce - Safahat/Almanca - Safahat/Azerice | |
---|---|
* Safahat'ın ingilizceye tercümesi projesi -
|
İstiklal Marşı Oratoryosu - İstiklal Marşı - Safahat - Şablon:İMO
İstiklal marşı online döküman | |
---|---|
İMO/Ekibi | Proje sahibi:Eyüp Sabri Kartal - Mersin Yenişehir Kaymakamı
genel koordinatör:murat çınarlı nevit kodallı gssl. md. yrd. görsel uygulamalar: murat çınarlı nevit kodallı gssl. md. yrd. metin ve canlandırma: murat çınarlı nevit kodallı gssl md. yrd. nimet kabur nevit kodallı gssl edb. öğrt. bayram özfırat ö. yıldırımhan lisesi edb. öğrt. demet gürbüz dumlupınar lisesi edb. öğrt. muhammet benli sabancı lisesi edb. öğrt. müzikler:n. kodallı gssl ibrahim özişler koro öğrt. |
İMO/Proje oluşumu | İMO - İstiklal Marşı Oratoryosu Projesi |
İMO/İcraları | İstiklal Marşı Oratoryosu/2011-
İstiklal Marşı Oratoryosu/2011 - Yenişehir İstiklal Marşı Oratoryosu/2011 metin İstiklal Marşı Oratoryosu/2010 İstiklal Marşı Oratoryosu/2009 İstiklal Marşı Oratoryosu/Yenişehir Müftülüğü İstiklal Marşı Oratoryosu/Yenişehir Kaymakamlığı
İstiklal Marşı Oratoryosu/Nevit Kodallı Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi İstiklal Marşı Oratoryosu/Şevket Pozcu Lisesi İstiklal Marşı Oratoryosu/Yenişehir Dumlupınar Lisesi İstiklâl Marşı Oratoryosu/Yenişehir Mehmet Adnan Özçelik Anadolu Lisesi |
İMO/Tasarımları | İstiklal Marşı Oratoryası/Kitapçık - İstiklal Marşı Oratoryası/A4 |
Kaynak | *İstiklal Marşı Oratoryosu/linkler
|
Yapılacaklar | *İstiklal Marşı Oratoryosu/Yenişehir Güzel Sanatlar Lisesi Performans videosu youtube ve dailmotion sitelerine yüklenerek bu sayfaya konacaktır . Slaytlar google documanda ise webde yayınlanarak konmalıdır. Slayt resimleri de bu siteye eklenmelidir.
|
Yapılanlar | x |
Yorumlar | İMO/Öğretmen tepkileri |
Kavramlar | *Ortam: Sevr anlaşması ve sevr mağarası kıyaslaması. En korkulacak 2 hal.
|
İstiklal marşı oratoryosu
İstiklal Marşı Oratoryosu İstiklal Marşı/Oratoryo İstiklal Marşı Istiklal Marsi (Acemsiran) Şablon:İMO |
İstiklal Marşının Dünya Dillerine Tercümesi Projesi (Şimdilik sadece 24 dile çevrildi...) | |||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
İstiklal Marşı/Arapça - İstiklal Marşı/Çince - İstiklal Marşı/Belarusça - İstiklâl Marşı/İngilizce -
|
Safahat Tercümeleri Safahat/İngilizce - Safahat/Almanca - Safahat/Azerice | |
---|---|
* Safahat'ın ingilizceye tercümesi projesi -
|
Safahat dışı şiir ve nesirleri İstiklâl Marşı - Sadi - SA'Dî - DESTÛR - GAZEL - KUR'ÂN'A HİTÂB - EL-HAKKU YA'LÛ | |
---|---|
http://tr.yenisehir.wikia.com/wiki/Safahat_D%C4%B1%C5%9F%C4%B1nda_kalm%C4%B1%C5%9F_%C5%9Eiirler | |
Safahat dışı şiirleri | İstiklâl Marşı - Sadi - SA'Dî - DESTÛR - GAZEL - KUR'ÂN'A HİTÂB - EL-HAKKU YA'LÛ - |
Tercüme ve makaleleri | x |
Tercüme çalışmaları[25] | Kur'an meali çalışması - Müslüman Kadını (1909) - Hanoto’nun Hücumuna Karşı Şeyh Muhammed Abduh’un Müdafaası (1915) - İçkinin Hayat-ı Beşerde Açtığı Rahneler (1923) - Anglikan Kilisesine Cevap (1924) - İslâmlaşmak (1919) - İslâm’da Teşkilât-ı Siyasiye (1922). |
Şablon:Mehmet Akif Ersoy |
Safahat Alfabetik Sıraya Göre Şiirler | |
---|---|
A | *Acem Şahı - Âhiret Yolu - Alınlar Terlemeli - Âmin Alayı - Âsım - Âtiyi Karanlık Görerek Azmi Bırakmak - Azim - Azimden Sonra Tevekkül - |
B | *Bayram - Bebek Yâhud Hakk-ı Karâr . Berlin Hatıraları . Bir Ariza - Bir Gece - Bir Mersiye - Bir Mezar Taşına Yazılmış İdi - Bir Resmin Akasına Yazılmış İdi - Bu Da Bir Mezar Taşı İçin Yazılmış İdi - Bir yığın kundakçıdan yangın görenler milleti - Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz - Biz ki yarmıştık şu'unun büyük ummanını - Bülbül - |
C | * Cânan Yurdu - Cenk Marşı |
Ç | Çanakkale Şehidlerine - Çanakkale Şehitlerine - Çık da bir seyret baharın cuş-i rengârengini - Çocuklara - |
D | *Derviş Ahmed - Dirvâs - Durmayalım - Dur Yolcu (Bu şiir bizde yok bakalım |
E | *Edirne - El Uskur'da . Ezanlar - Ey bunca zamandır bizi te'dib eden Allah - Ey milletimin lahzada halkettiği ordu |
F | *Fatih camii . Fatih Camii Şiiri . Fatih Kürsüsünde . İki Arkadaş Fatih Yolunda - Firavun İle Yüzyüze |
G | *Gece - Geçinme Belâsı - Gül,Bülbül - |
H | *Hakkın Sesleri . Hakkın Sesleri/Mehmet Akif Ersoy . Hatıralar . Hasta - Hasır - Hasbihal - Hayat Arkadaşıma - Hicran - Hüsâm Efendi Hoca - Hüsran - Hüsran-ı Mübin -Pek Hazin Bir Mevlid Gecesi - |
İ | İmam : Köse İmam (Akif'in örnek imam modeli) |
J - K | *Japon'lar
|
L | * |
M | *Mahalle Kahvesi - Mahalle Kavgası - Meal-i Celili - Mehmet Ali'ye - Mehmer Ali'ye - Meyhane - Mevlid-i Nebi - Mezarlık - Müslümanlık nerde, bizden geçmiş insanlık bile -Pek Hazin Bir Mevlid Gecesi - |
N | *Ne Eser, Ne de Semer - Necid Çöllerinden Medine'ye . Nefs-i Nefis - Nevruz'a - Nerdesin? - Nihayet neyse idrak ettiğin şey ömr-i fânîden |
O | *Ordunun Duası İstiklal Marşı gibi bu da millete ve orduya ait olduğundan Safahata alınmamıştır.
|
Ö | * |
P | *Pek Hazin Bir Mevlid Gecesi - |
R | *Resim İçin - Resmim İçin - Ressam Haklı - |
S | Şark |
Ş | *Şair Huzurunda Münekkid - Şark- Şehitler Abidesi İçin - Şeytan |
T | *Tebrik - Tek Hakikat - Tevhid Yâhud Feryâd- Umar mıydın? - - Tercümedir - tercümedir1 (İkinci tercümedir) |
U | *Uyan |
V | *Vahdet - Vaiz Kürsüde . |
Y | *Yâ Râb Bu Uğursuz Gecenin Yok Mu Sabâhı? . Ya Rab Bu Uğursuz Gecenin Yok Mu Sabahı? . Yaş Altmış - Yeis Yok! - Yemişçi İhtiyar |
Safahat konu indeksi | |
---|---|
Safahat kelime indeki | |
A | *Acem şahı
|
B | *Balkanlar : Cenk Marşı
|
C | Cehalet : Olmaz ya... Tabii... Biri İnsan, Biri Hayvan!
|
Ç | *Çalışmak :Küfe - Durmayalım -Uyan
|
D | * |
E | * Edirne - Edirne kal'esi (Edirne)
|
F | * |
G | * |
H | Akif'in manzum hikayeleri: Kocakarı ile Ömer(Hz. Ömerin idareciliği) - Köse İmam (Karı boşama derdindeki adama karşı köse imamın itabı ve halden dertlenmesi)
|
İ | İmam : Köse İmam (Akif'in örnek imam modeli)
|
J - K | *Japon'lar -
|
L | *Lala Şahin (Edirne) - |
M | Mahkeme Asım şiiri içinde
|
N | * |
O | *Ordu:Ey milletimin lahzada halkettiği ordu - Ordunun duası -Cenk Marşı - İstiklâl Marşı |
Ö | * |
P | * |
R | Ramazan Vak'ası(Asım'dan)
|
S | Şark - Acemi Semerci |
Ş | Şeriat :Köse İmam
|
T | *Tosunum (Köse İmam)
|
U | *Utanma :Durmayalım
|
V | * |
Y | *Yediği Herze :Köse İmam |
Z | *Zalim idareci : Acem şahı |
MAE Mevzuat | |
---|---|
Mehmet Akif Ersoy - Mehmet Akif Ersoy kitapları - Mehmet Akif Ersoy mevzuatı | |
MAE hakkında | MAE/Hakkında vecizeler |
Wiki linkleri | x |
Kabulü | İstiklal Marşının Kabülü Hakkında Kanun |
Anma günü | İstiklal marşının kabul edildiği gün ve Mehmet Akif Ersoy'u anma günü hakkında kanun İstiklâl Marşının kabul edildiği günü ve Mehmet Akif Ersoy'u anma günü hakkında yönetmelik |
Yenişehir Kaymakamlığı Safahat Çalışma Grubu | |
---|---|
Yahya Günsür Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi/TL11CW | |
Organize Safahat Grubu | Kullanıcı:Vahit - Kullanıcı:Semiha
Kullanıcı:Kayadelen Kullanıcı:Ayse ER Kullanıcı:Eylem GÜNER Kullanıcı:Ragıp ALKAN |
Bilgisayar Lisesi | *Kullanıcı:Elif Aydemir - Müd. Yrd.(Edebiyat öğretmeni)
|
Sosyal Bilimler Lisesi | *Mürşit Tekin
|
M.Adnan Özçelik Lisesi | xxx |
Safahat okulararası görev dağılımı | *Safahat/I. Kitap 'ı Sosyal Bilimler Lisesi,Yahya Günsür Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, Şevket Pozcu Lisesi
|
Diğer Safahat Çalışanları | Kullanıcı:Cagriorki
Kullanıcı:İkizlerim Kullanıcı:Ayhankaya1971 Kullanıcı:M.Murşit Tekin Kullanıcı:Msbl düzgün Kullanıcı:Çiğdem bilir Kullanıcı:Sait Yılmaz Kullanıcı:Sibel inan Kullanıcı:Elifköse Sevilşen Kullanıcı:Metinkilic1975 Kullanıcı:Kimsesizseyyah GSL md yd Murat Çınarlı Kullanıcı:Abdulvahap Müftülük Kullanıcı:Muhammet altan Kullanıcı:Mehmet Boz Kullanıcı:Mehmet Ömer Kesilmiş Kullanıcı:Aysegultokdemir Kullanıcı:Çevlik Kullanıcı:Gunay sendilmen Kullanıcı:Betul Demır Kullanıcı:Mehmet KAVACIK Kullanıcı:Ayşeüncücan Kullanıcı:Elifaydemir Kullanıcı:Halim bozkurt Kullanıcı:Atik77 Kullanıcı:Mustafa Ekici |
Mehmet Akif Ersoy Şablon:Mehmet Akif Ersoy |
Safahat çalışmaları | |
---|---|
Makaleler | x |
Basım çalışmaları | *Gençler için safahat - Mersin Yenişehir Kaymakamlığınca
|
Safahat sunuları | * Safahat AV sunumu - Mersin Yenişehir Kaymakamlığınca |
Safahat Tasarım Çalışmaları | *Safahat Kitap tasarımları
|
Safahat programları | *Safahat Kutlamaları -
|
Safahat okumaları | *Adnan Özçelik AL Safahat Okumaları
|
Şablon:Mehmet Akif Ersoy |
Şablon:Düz liseler için safahat projesi
Şablon:Anadolu liseleri için safahat projesi
Şablon:Sosyal Bilimler Liseleri için safahat projesi
Şablon:Türki Dillerde Safahat Projesi
Şablon:Safahat İngilizceye Tercüme Projesi